Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/8076 E. 2020/11550 K. 23.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/8076
KARAR NO : 2020/11550
KARAR TARİHİ : 23.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Müştekinin yaralanması hakkında düzenlenen Hatay Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 01.04.2014 tarihli raporunda ki; “yaralanma sonrasında burnunun eğri kaldığı ifade eden kişide; burunda hafif eğrilik olduğunun tespit edildiği” şeklindeki kabule rağmen raporun sonuç kısmında mevcut eğriliğin yüzde sabit ize neden olup olmadığı veya yüzün sürekli değişikliği niteliğinde olup olmadığı hususlarında bir değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından, müştekinin tüm tedavi evrakları, raporları, film ve grafileri ile birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevkedilerek yaralanmasının yüzde sabit ize veya yüzün sürekli değişikliğine neden olup olmadığı hususlarında duraksamaya yer vermeyecek ve 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde kesin raporu aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK’nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında arttırılması öngörülmüş olması karşısında, müştekinin adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, TCK’nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasında (1/3) oranında arttırım yapılması suretiyle fazla ceza verilmesi,
3)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ceza miktarı açısından CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 23.09.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.