Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/5626 E. 2020/11390 K. 22.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/5626
KARAR NO : 2020/11390
KARAR TARİHİ : 22.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar, o yer Cumhuriyet savcısı

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hüküm istinaf kanun yoluna değil temyize tabi olup, kısa kararda kanun yolu yanlış gösterildiğinden sanık …’nin temyiz isteminin süresinde olduğunun kabulüyle yapılan temyiz incelemesinde;
1)Sanıklar … ve … hakkında kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a)Sanıklara 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi gereğince ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen TCK’nin 87/1-c maddesinin uygulanması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,
b)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı kararında belirtildiği üzere, sanıklara ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek savunma haklarının kısıtlanması,
c)Sanıkların eylemi sonucu mağdurun hem yüzünde sabit ize hem de kemik kırığına neden olacak nitelikte yaralandığı olayda, birden fazla nitelikli hal ihlaline neden olan sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 86/1. maddesi gereğince temel cezalara hükmedilirken TCK’nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK’nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi gözetilerek sonuç cezalara etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak, yanlızca daha ağır netice olan yüzde sabit ize neden olacak nitelikte yaralamadan dolayı 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c ve 87/1-son maddelerinin tatbiki ile ceza tayini gerekirken, yaralanma sırasında kemik kırığı da meydana geldiğinden ayrıca TCK’nin 87/3. maddesi uyarınca cezaların artırılması,
d)Hükmün esasını oluşturan kısa kararda haksız tahrik hükümlerinin tatbikinde cezanın (1/3) oranında indirildiği belirtilmesine rağmen gerekçede (1/4) oranında haksız tahrik indirimi yapıldığının belirtilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
e)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,
2)Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek savunma hakkının kısıtlanması,
b)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 22.09.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.