Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/4807 E. 2020/11565 K. 23.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4807
KARAR NO : 2020/11565
KARAR TARİHİ : 23.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, tehdit
HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığına, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Katılan sanık hakkında müşteki sanığa yönelik tehdit suçundan verilen karara ilişkin temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nin 231/12. maddesi gereğince “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir” hükmü gereğince, bu kararlara karşı itiraz yasa yoluna başvurulması mümkün olup, itiraz mercii tarafından 30.03.2016 tarih ve 2016/384 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verdiği anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin İADESİNE,
2) Sanık hakkında katılana yönelik kasten yaralama suçundan verilen karara ilişkin temyiz sebeplerinin incelenmesinde ise;
Oluşa, dosya kapsamına, katılanın aşamalardaki istikrarlı beyanlarına ve bu beyanları doğrular nitelikteki doktor raporuna, dinlenen tanık Gönül’ün beyanlarına göre, aynı iş yerinde çalışmakta olan tarafların nöbet çizelgesi meselesinden tartıştıkları, kavgaya dönüşen olayda, katılanın sanığı tehdit edip yakasından tutmaktan ibaret eylemi karşısında sanığın katılana kafa atmak suretiyle, alınan adli rapora göre hayat fonksiyonlarına etkisi 1.derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaraladığı, sanığın eyleminin haksız tahrik etkisi altında kasten yaralama suçuna vücut vereceği, zira 5327 sayılı TCK’nin 25. maddesinde düzenlenen meşru savunma koşullarının oluşabilmesi için gerçekleşen haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğunun bulunması gerektiği ancak savunmalar ve beyanlara göre, ilk haksız hareketin, sanığı tehdit edip yakasından tutan katılandan geldiği ve sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin de tartışılarak kasten yaralama suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken, eylemin meşru savunma sınırları içerisinde kaldığından söz edilerek yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kabule göre ise:
TCK’nin 25. maddesince meşru savunma hükümleri uygulandığı hallerde 5271 sayılı CMK’nin 223/2-d. maddesine göre “beraat” karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.09.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.