Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/3383 E. 2020/6274 K. 09.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3383
KARAR NO : 2020/6274
KARAR TARİHİ : 09.06.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, basit yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanıklar … ve … hakkında katılan … karşı basit yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafiin temyiz isteminin, hükmolunan adli para cezalarının 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğundan bahisle, 16.03.2016 tarihli ek karar ile reddedildiği, usulüne uygun tebliğe rağmen katılan sanığın ek karara yönelik temyiz isteminin bulunmadığı anlaşılmakla, bu hükümler inceleme dışı tutulmuştur.
1) Sanıklar …, … ve …’in mağdur …’e karşı “kasten yaralama” suçundan, sanık …’in mağdur …’ya karşı “basit yaralama” suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelenmesinde;
Sanıklar hakkında “kasten yaralama” suçlarından kurulan hükümlerde TCK’nin 86/1, 86/3-c-e, 29. maddelerine göre hesaplanan “1 yıl 8 ay 7 gün” hapis cezası üzerinden TCK’nin 62. maddesine göre indirim yapılırken sonuç cezanın “1 yıl 4 ay 25 gün” hapis cezası yerine “1 yıl 4 ay 22 gün” hapis cezası olarak hesaplanması sureti ile eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanıklar müdafiin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanıklar …, … ve …’in mağdur …’e karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelenmesinde;
a) Mağdurun yaralanmasına ilişkin, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 20.11.2015 tarihli raporunda, ”sağ glutealde rektuma yakın 2 cm. genişliğinde ve cilt ciltaltı kas içinde seyreden 5-6 cm. uzunluğunda düzgün sınırlı kesi, hayati tehlike vardır, basit tıbbi müdahale ile giderilemez.” şeklinde belirtildiği, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi uzmanınca düzenlenen 10.12.2015 tarihli raporda ise “sağ perianal bölgeden pelvik bölgeye uzanan yaklaşık 15 cm.’lik kesi nedeniyle arter kanaması ve rektum perforasyon riski nedeniyle 1 gün YBÜ’de tutulmuş olup basit tıbbi müdahale ile iyileşmeyecek şekilde yaralanmış olup şu an itibariyle hayati tehlikesinin bulunmadığının belirtilmiş olması karşısında, yaralanmanın niteliği itibariyle raporlar arasında mevcut çelişkinin giderilmesi amacıyla, mağdura ait tüm tedavi belgeleri ve geçici ve kesin raporların en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne gönderilerek, öncelikle mağdurun olay nedeniyle hayati tehlike geçirip geçirmediği hususunda olmak üzere, 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde raporunun aldırılmasından sonra sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yetersiz ve çelişkili raporlara dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
b) Sanıklar hakkında kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerde TCK’nin 86/1, 86/3-c-e, 29. maddelerine göre hesaplanan “1 yıl 8 ay 7 gün” hapis cezası üzerinden TCK’nin 62. maddesine göre indirim yapılırken sonuç cezanın “1 yıl 4 ay 25 gün” hapis cezası yerine “1 yıl 4 ay 22 gün” hapis cezası olarak hesaplanması sureti ile eksik ceza tayini,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 09.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.