Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/13069 E. 2020/18863 K. 14.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/13069
KARAR NO : 2020/18863
KARAR TARİHİ : 14.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması sureti ile mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
O yer Cumhuriyet savcısının, hükmü temyize yönelik 15.04.2016 havale tarihli süre tutum dilekçesi verdiği ve bu haliyle hükmü süresinde temyiz ettiği anlaşılarak yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1) Mağdurun yaralanmasına ilişkin … Devlet Hastanesinin 31.01.2012 tarih, 433 sayılı raporunda “Sol gluteal bölge orta hatta transvers 3 cm’lik cilt-cilt altı kesi (kasa nafiz), sol cruris lateralde 2 cm’lik kesi (kasa nafiz), sol uyluk lateralde 0,5 cm’lik kesi, sağ scapula altında 2 cm’lik kesi dorsalde” şeklinde bulgulara yer verildiği, kati raporun genel cerrahi uzmanı ve ortopedi uzmanınca verileceğinin belirtildiği, genel cerrahi uzmanınca düzenlenen 30.03.2012 tarih, R120000138 nolu raporun “Sol göğüs arka yüzde iyileşmiş bir cm uzunluğunda kesi, basit tıbbi müdahale ile düzelir” şeklinde olduğu ve ortopedi uzmanından rapor aldırılmadığı gözetildiğinde, dosya içerisinde mevcut raporların hükme esas alınacak yeterlilikte bulunmadığı anlaşılmakla, mağdurun, geçici ve kesin raporları ile yaralanmasına ilişkin tüm tedavi evraklarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre raporu aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2) Mağdurda meydana gelen yaralanmanın sayısı, kullanılan araç ve sanığın kastının yoğunluğu gözetildiğinde, TCK’nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3) Mahkemece, taraflar arasında olaydan önce husumet bulunduğu gerekçesi ile haksız tahrik indirimi uygulanmış ise de, sanığın olay yerinde olmadığına ilişkin savunması ve mağdurdan kaynaklanan tahrik olduğuna ilişkin dosyaya yansıyan delil bulunmaması karşısında, sanık hakkında uygulama yeri bulunmayan TCK’nin 29. maddesinin uygulanması sureti ile eksik ceza tayin edilmesi,
4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53/1. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.12.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.