Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2020/1028 E. 2020/19592 K. 21.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/1028
KARAR NO : 2020/19592
KARAR TARİHİ : 21.12.2020

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyetlere dair

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanıklar … ve … haklarında müşteki …’i kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanıklar müdafiilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
2) Sanık …’ın mağdur …’yi kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
Mahkemenin 13.01.2015 tarih ve 2011/696 Esas – 2015/1 Karar sayılı ilamı gereğince verilen “2 ay 15 gün hapis cezası”na ilişkin mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, anılan hüküm Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamıyla, “sanığın CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı tutularak” bozulmasına karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında “7 ay 15 gün hapis cezasına” karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince hükmün TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık müdafi tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) Sanık … hakkında mağdur …’yi kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
Mahkemenin 13.01.2015 tarih ve 2011/696 Esas – 2015/1 Karar sayılı ilamı gereğince verilen “3 ay 22 gün hapis cezası”na ilişkin mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, anılan hüküm Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamıyla, “sanığın CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı tutularak” bozulmasına karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında “7 ay 15 gün hapis cezasına” karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince hükmün TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık müdafi tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4) Sanık … hakkında müşteki …’i kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Mahkemenin 13.01.2015 tarih ve 2011/696 Esas – 2015/1 Karar sayılı ilamı gereğince verilen “3 ay 22 gün hapis cezası”na ilişkin mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, anılan hüküm Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamıyla, “sanığın CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı tutularak” bozulmasına karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında “7 ay 15 gün hapis cezasına” karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince hükmün TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık müdafi tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
5) Sanıklar …, … ve … haklarında müşteki …’ı kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamı ile; “Sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, müşteki …’a yönelik kasten yaralama eyleminde iddianamede yazılı bulunmayan cezayı artıran 5237 sayılı TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesine aykırı davranılması” gerekçesi ile bozma kararı verilmesi üzerine yapılan yargılama da, sanıklara doğrudan TCK’nin 87/1-son maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmamış ise de, bozma ilamının sanıklar ve müdafiilerine okunarak savunmalarının sorulduğu, sanıkların “Yargıtay bozma ilamından haberdar olduklarını” beyan ettikleri ve ayrıca sanıklar … ile …’e TCK’nin 87/1. maddesi uyarınca ek savunma hakkının da tanındığının anlaşılması karşısında, tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
Mahkemenin 13.01.2015 tarih ve 2011/696 Esas – 2015/1 Karar sayılı ilamı gereğince verilen “2 yıl 1 ay hapis cezası”na ilişkin mahkumiyet hükümlerinin sanık … ve sanıklar … ve … müdafiileri tarafından temyiz edildiği, anılan hükümlerin Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamıyla, “sanıkların CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı tutularak” bozulmasına karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanıklar hakkında “4 yıl 2 ay hapis cezasına” karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince; sanık … hakkındaki (2) numaralı hükmün (b) numaralı bölümünde; TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık … müdafi tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi; sanık … hakkındaki (3) numaralı hükmün (b) bölümünde; TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık … tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi, ve yine sanık … hakkındaki (4) numaralı hükmün (e) bölümünde; TCK’nin 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafının sonuna ayrı bir paragraf olarak “İlk hüküm yalnızca sanık … müdafii tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum sanık lehine 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak teşkil ettiğinden, sanığın sonuç olarak 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
6) Sanık … hakkında müşteki …’yu kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
a) Sanığın müşteki …’ya yönelik 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesi kapsamındaki basit kasten yaralama suçunun, 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile; 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresinin eklenmesi suretiyle yapılan değişiklik nedeniyle, farklı mağdura yönelik olarak işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında kaldığı anlaşıldığından, sanık ile müşteki İnan arasında 5271 sayılı CMK’nin 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu,
b) Mahkemenin 13.01.2015 tarih ve 2011/696 Esas – 2015/1 Karar sayılı ilamı gereğince verilen “2 ay 15 gün hapis cezası”na ilişkin mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, anılan hüküm Dairemizin 09.10.2018 tarih ve 2018/5062 Esas – 2018/14792 Karar sayılı ilamıyla, “sanığın CMUK 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı tutularak” bozulmasına karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında “5 ay hapis cezasına” karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 21.12.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.