Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2019/723 E. 2019/9185 K. 30.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/723
KARAR NO : 2019/9185
KARAR TARİHİ : 30.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık …’ın mağdur …’i kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Mağdur hakkında Nevşehir Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından 05.02.2015 tarihinde düzenlenen rapor ile aynı şekilde Nevşehir Devlet Hastanesi tarafından 22.07.2014 tarihinde düzenlenen raporda da mağdurun yaralanmasının yüzde sabit iz niteliğinde olduğunun belirtildiği ve raporlar arasında çelişkinin olmadığı anlaşılmakla tebliğnamenin bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2) Sanık …’in mağdur …’ı kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas-2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
3) Sanık …’in mağdur …’i kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 58/3. maddesi gereğince TCK’nin 86/2. maddesinde belirtilen seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilmesine karşın, bu cezanın TCK’nin 50/2. maddesine aykırı olarak TCK’nin 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi ve sonuç ceza adli para cezası olduğundan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanma imkanının ortadan kaldırılması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesinin sadece hapis cezasına mahkumiyet halinde uygulanabileceği gözetilmeden, sonuç olarak adli para cezası ile cezalandırılan sanık hakkında, TCK’nin 58, 5275 sayılı Kanun’un 106. ve 108. maddelerine aykırı olarak, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinde yer alan hak yoksunluklarının hapis cezasına mahkumiyetin sonucu olduğu gözetilmeden, sonuç olarak adli para cezasına mahkum edilen sanık hakkında aynı Kanun’un 53. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükümden TCK’nin 53. ve 58. maddelerinin uygulanmasına ilişkin fıkraların çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.