Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2019/6006 E. 2019/14408 K. 03.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/6006
KARAR NO : 2019/14408
KARAR TARİHİ : 03.07.2019

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Suça sürüklenen çocuk hakkında müşteki…’e yönelik kasten yaralama suçundan verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun tüm aşamalarda müşteki …’e karşı herhangi bir fiziki eylemde bulunmadığını savunması, müştekinin kendi beyanında da olay nedeniyle herhangi bir yaralanmasının olmadığını belirtmesi karşısında, suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2)Suça sürüklenen çocuk hakkında müşteki …’e yönelik kasten yaralama suçundan verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Suç tarihinde onsekiz yaşını doldurmamış ve adli sicil kaydına göre sabıka kaydı bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında, TCK’nin 86/2. maddesi gereğince seçimlik cezalardan hapis cezası seçilmesine rağmen bu hapis cezasının TCK’nin 50/3. maddesindeki zorunluluk gereğince, TCK’nin 50/2. maddesi de gözetilerek, TCK’nin 50/1. maddesinde düzenlenen adli para cezası dışındaki diğer seçenek tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı
Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.07.2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Suça sürüklenen çocuk…’nın müşteki …’yı kasten yaralama suçundan TCK’nin 86/2, 86/3-c, 31/3, 62/1, 50/3, 52/1 maddeleri gereğince sonuç olarak 2.000 TL para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin kararda;
TCK’nin 50/3 fıkrasının gerekçesinde; Maddenin üçüncü fıkrasında kısa süreli hapis cezasının adli para cezası veya diğer seçenek tedbirlerden birine çevrilmesi açısından mahkemenin takdir yetkisinin olmadığı haller belirlenmiştir. Bu hallerde mahkeme kısa süreli hapis cezasını adli para cezasına veya diğer seçenek tedbirlerden birine çevirecektir. Bunun için kişinin daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olması ve hükmolunan hapis cezasının otuz günden fazla olmaması gerekir. Keza daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya 65 yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya az süreli hapis cezası birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir şeklindedir.
TCK’nin 50/3. fıkrası seçenek yaptırımlara çevirmenin zorunlu olduğu halleri düzenlemiştir. Buna göre daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak kaydıyla mahkum olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış veya 65 bitirmiş bulunanların mahkum oldukları kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunludur. Burada hakime takdir hakkı tanınmamış olup şartların oluşması halinde fıkrada belirtilen sürelerdeki hapis cezalarını maddenin birinci fıkrasında sayılan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunlu kılınmıştır. Kanun koyucu seçenek yaptırımlara çevirme noktasında bir sınırlama getirmemiş hapis cezasının birinci fıkrada belirtilen seçenek yaptırımlardan herhangi birine çevrileceğini belirtmiş, madde gerekçesinde de “bu hallerde mahkeme kısa süreli hapis cezasını adli para cezasına veya diğer seçenek tedbirlerden birine çevirecektir” denilmek suretiyle kısa süreli hapis cezasının para cezası dahil seçenek yaptırımlardan birine çevrilebileceği açıkça hükme bağlanmıştır.
Doktrinde de bu konuya ilişkin olarak ” suç tanımında adli para cezası ile hapis cezasının seçimlik olduğu bazı hallerde hapis cezası tercih edilip somut ceza belirlendiğinde TCK’nin 50/3. maddesinde yer alan ceza sınırının altında bir hapis cezasına ulaşılırsa kanaatimizce diğer şartları mevcutsa adli para cezasına çevirmek mümkündür. (M. Emin Artuk – Ahmet Gökcen – A. Caner Yenidünya, Ceza Hukuku Genel Hükümler 8. baskı s.706) şeklinde görüşe yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.02.2014 gün 2012/12-1528 Esas – 2014/62 Karar sayılı kararı ve istikrar kazanmış uygulamaları da bu yöndedir.
Sonuç olarak TCK’nin 50/3. maddesinin gerekçesinde de açıkça belirtildiği gibi suça sürüklenen çocuğun kısa süreli hapis cezasını adli para cezasına çevirmenin mahkemenin takdirinde olduğu düşüncesinde olduğumdan hükmüm onanması gerekirken çoğunluğun bozma kararına katılmıyoruz.