Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2019/1821 E. 2019/9742 K. 07.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/1821
KARAR NO : 2019/9742
KARAR TARİHİ : 07.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM :Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Mağdur … hakkında,… Eğitim ve Araştırma Hastanesinin tanzim olunan 06.10.2013 tarihli geçici adli muayene raporunda, mağdurda meydana gelen yaralanmanın “Alın solunda 4 cm kesi, sol üst dudakta 1 cm, sol el parmakta 1 cm kesi mevcut” ve Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 22.10.2013 tarihli raporunda “mevcut yaralanmaların hayati tehlikeye neden olmadığı ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilir” şeklinde belirtildiği, belirtilen yaralanmanın niteliği gözetildiğinde, Adli Tıp uygulamalarına göre yaralanmanın yüzde sabit ize neden olup olmadığı hususunda olaydan en az altı ay sonra değerlendirilmesinin gerektiği, mağdurun olayın üzerinden en az altı ay geçtikten sonra tedavi evrakları, mevcut raporları varsa grafileri ile birlikte en yakın Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek yüz bölgesinde tespit edilen yaralanmasının yüzünde sabit ize neden olup olmadığı ve TCK’nin 86. ve 87. maddesinde belirtilen ölçütlere göre yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek nitelikte rapor aldırılması gerekirken, Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 22.10.2013 tarihinde tanzim edilen olaydan 16 gün sonrasına ait ve yüz bölgesindeki yaralanmaya ilişkin değerlendirme içermeyen raporuna dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2) Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.