Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2018/8666 E. 2019/281 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/8666
KARAR NO : 2019/281
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyetlerine dair

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Sanık … hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın adli sicil kaydında bulunan ve tekerrüre esas alınan Keşan Sulh Ceza Mahkemesinin 17.03.2010 tarihli ve 2009/824 Esas – 2010/136 Karar sayılı ilamı ile 5237 Sayılı TCK’nin 234/1, 234/2, 62, 50. maddeleri gereğince 3000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 22.03.2013 tarihinde kesinleştiği görülmekle, mahkemenin tekerrür hükümlerini uygulamasında isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış ve tebliğnamenin bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin isteme aykırı olarak ONANMASINA,
2)Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
a)Katılan … hakkında Edirne Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 04.07.2014 tarihli raporda, katılanın yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı hususunda olay tarihinden en az 6 ay sonra yapılacak muayene ile karar verilebileceğinin belirtildiği, ancak bu hususta rapor aldırılmadığı anlaşılmakla, katılanın tüm tedavi evrakları ve raporları ile birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevk edilerek yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı hususunda raporu aldırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b)Haksız tahrik oluşturan eylemin katılanın, sanığa hakaret etmesinden ibaret olduğunun kabulü karşısında, TCK’nin 3. maddesi gereğince orantılılık ilkesi gözetilerek 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesi gereğince asgari oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde (1/2) oranında indirim yapılarak sanığa eksik ceza verilmesi,
c)Mahkemece “Sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları ile cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri” nedeniyle TCK’nin 62. maddesi ve “Sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması ile sanığın fiilden sonra ve yargılama sürecinde göstermiş olduğu pişmanlık dolayısı ile suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde tam bir kanaatin oluşması” nedeniyle TCK’nin 51. maddesi uygulanmış ise de sanığın, adli sicil kaydına göre bir çok farklı suçlardan sabıkasının bulunmasına ve yargılama sürecinde pişmanlık duyduğu konusunda tutanaklara yansıyan bir davranışın belirtilmemiş bulunmasına göre, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle TCK’nin 62. ve 51. maddelerinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan sanık … müdafiinin, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 09.01.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.