Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2018/4035 E. 2018/19306 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4035
KARAR NO : 2018/19306
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık … hakkında katılana karşı “Kasten Yaralama” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı itibariyle, “Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet” hükmüne ilişkin olmakla,
a) 6217 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 272/3-a maddesi gereği kesin nitelikte olduğu,
b) 6723 sayılı Kanun’la 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesinde yapılan değişiklik gereği, Bölge Adliye Mahkemelerinin yürürlüğe girdiği 20/07/2016 tarihinden önce Yargıtay tarafından bozulan kararlarda, söz konusu kararlar kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK’un 305 ilâ 326. maddelerinin yürürlükte olduğu dikkate alındığında, sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının 1412 sayılı CMUK’un 305/1. maddesi gereği de kesin hüküm vasfında olmakla temyizinin kabil olmadığı anlaşıldığından, sanık …’ın temyiz itirazlarının 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
2) Sanık … hakkında katılana karşı “Kasten Yaralama” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Güncel adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas başkaca ilamı bulunmayan sanık hakkında, mükerrir olduğu gerekçesi ile 5237 sayılı TCK’nin 58/3. maddesi gereği aynı Kanun’un 86/2. maddesinde belirtilen seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edildiği anlaşılmakla, tekerrüre esas alınan Çorum (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesine ait 09/12/2009 tarih, 2009/400 Esas ve 2009/746 Karar

sayılı ilamda yer alan suçların, 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesinde yer alan “Kasten Yaralama” ve 106/1-1. cümlesi kapsamında düzenlenen “Tehdit” suçlarına ilişkin oldukları, bahse konu “Tehdit” suçunun, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınmış olması karşısında, söz konusu ilamda yer alan her iki eyleminde uzlaşma kapsamına girdiği gözetilerek, bu hususta uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunluluğu,
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 11.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.