Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2018/2552 E. 2018/17985 K. 21.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/2552
KARAR NO : 2018/17985
KARAR TARİHİ : 21.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükümlerin açıklanması suretiyle mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık … hakkında katılan …’a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, olay günü sanığın elin…,…. ın arkalarından yaklaşarak, elindeki sallamayı hedef gözetmeksizin rastgele sallayıp ”keserim lan müdür nerede” dediği, ardından ellerindeki sallamaları katılan …’ın boynuna ve sırtına dayadığı, bu sırada katılanın boynundaki sallamayı çekmeye çalışırken elinin kesilmesi nedeniyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı, sanık hakkında silahla tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesinin ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmakla, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralama suçu yönünden, “sanığın işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet vermesi” nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 44. maddesinde düzenlenen “fikri içtima kuralının” uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Kabule göre de;
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,

2) Sanık … hakkında katılan …’e karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanık hakkında katılana karşı silahla basit yaralamaya teşebbüs suçundan kamu davası açıldığı, oluşa ve tüm dosya içeriğine göre de, sanığın olay günü elinde bulunan sallama tabir edilen bıçak ile katılanın üzerine yürüyerek salladığı ancak; katılanın kaçması üzerine eylemini tamamlayamadığı anlaşılmakla, hükmün gerekçesinde olayın bu şekilde gerçekleştiği kabul edildiği halde, sanık hakkında kurulan hükümde TCK’nin 35. maddesinde düzenlenen teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerekirken, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratılmak suretiyle, tamamlanmış suçtan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA,
3) Sanık … hakkında katılan … Doğan’a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, olay günü sanığın elindeki sallamalar ile belediye hizmet binasının ikinci katına çıkarak, dışarıdaki olayları izlemek için camın önünde bulunan katılanlar Neşe ve Sedat’ın arkalarından yaklaşarak, elindeki sallamayı hedef gözetmeksizin rastgele sallayıp ”keserim lan müdür nerede” dediği anlaşılmakla, sanığın eyleminin bir bütün halinde silahla tehdit suçunu oluşturduğu, sanık hakkında bu suçtan kurulan mahkumiyet hükmünün Yüksek Yargıtay 15. Ceza Dairesinin ilamı ile onanarak kesinleştiği, sanığın, katılan …’ye yönelik yaralama kastı ile herhangi bir eyleminin bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine, gerekçesi de gösterilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
b) Sanık hakkında katılana karşı silahla basit yaralamaya teşebbüs suçundan kamu davası açıldığı halde, TCK’nin 35. maddesinde düzenlenen teşebbüs hükümlerinin uygulanması gerekirken, gerekçesi de gösterilmeden tamamlanmış suçtan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,

c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.11.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.