Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2018/10135 E. 2019/7768 K. 10.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/10135
KARAR NO : 2019/7768
KARAR TARİHİ : 10.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 86/1. maddesi gereğince kasten yaralama, TCK’nin 106/1-1 maddesi gereğince basit tehdit ve TCK’nin 125/1-4. maddeleri gereğince hakaret suçlarından kamu davası açıldığı, 5271 sayılı CMK’nin 253/3. maddesi gereğince, kasten yaralama suçunun tehdit suçu ile birlikte işlenmesi nedeniyle, sanığın üzerine atılı yaralama suçunun da uzlaşma kapsamında bulunmadığı anlaşılmış ise de; sanığın tehdit ve hakaret suçlarından beraat ettiği, bu nedenle CMK’nin 253/3. maddesinin uygulanma koşullarının ortadan kalktığı, sanığın mahkumiyetine karar verilen ve temyiz incelemesine konu edilen kasten yaralama suçunun uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla; sanık ile müşteki arasında 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu,
2) Müşteki hakkında düzenlenen Mudanya Devlet Hastanesinin 24.11.2014 tarih ve 3183 sayılı adli raporunda müştekinin vücudunun bir çok yerinde çok sayıda yaralanma belirtisi, iz ve emare sayıldığı ve müştekinin yaşamsal tehlike geçirdiği bildirildiği halde Çekirge Devlet Hastanesince düzenlenen 07.04.2015 tarihli kat’i raporda meydana gelen “bome bruise” nedeniyle müştekinin basit tıbbi tedavi ile giderilmez nitelikte yaralandığının ve oluşan yaralanmanın yaşamsal fonksiyonlara etkisinin olmadığının bildirildiği; bu çerçevede müşteki hakkında düzenlenen rapor bulguları ile rapor sonucunun örtüştüğü hususunda tereddüt oluştuğu ve mevcut raporun Adli Tıp kriterlerine uygun olmayıp, hükme esas alınacak yeterlilikte bulunmadığı anlaşılmakla; müştekiye ait tüm tedavi evrakları, geçici ve kat’i raporlar temin edilip en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek TCK’nin 86 ve 87. maddelerinde belirtilen kriterlere uygun ve özellikle sözü edilen kemik ezilmesini TCK’nin 87/3. maddesi yönünde değerlendirir nitelikte rapor aldırılmasında zorunluluk bulunması,
3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 10.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.