Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2017/9511 E. 2018/3506 K. 28.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/9511
KARAR NO : 2018/3506
KARAR TARİHİ : 28.02.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) 1981 doğumlu sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) 1995 doğumlu suça sürüklenen çocuk … hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dairemizin 24.05.2016 tarih ve 2015/33003 Esas – 2016/12315 Karar sayılı bozma ilamından önce suça sürüklenen çocuğun neticeten “2 yıl 7 ay 10 gün” hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği; söz konusu kararın yanlızca suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmesi ve aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının dikkate alınması gerektiği belirtildiği halde; bozma ilamından sonra kurulan hükümde, suça sürüklenen çocuğun neticeten “2 yıl 9 ay 10 gün” hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi suretiyle kazanılmış hakkının ihlal edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükmün TCK’nin 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere “Ancak ilk hüküm yalnızca suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum ceza miktarı açısından CMUK’un 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, neticeten “2 yıl 7 ay 10 gün” hapis cezası ile cezalandırılmasına,” şeklinde fıkranın eklenmesi suretiyle hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.