Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2017/3249 E. 2017/15156 K. 22.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3249
KARAR NO : 2017/15156
KARAR TARİHİ : 22.11.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece bozmaya uyarak verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan vekilinin süre tutum ve temyiz dilekçelerinin katılan sanıklar …,…. sıfatıyla verildiği ve fakat sanık … hakkında yaralama, sanık Özgür hakkında ise cinsel saldırı suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların itirazın reddi üzerine kesinleştiği ve Özgür’ün müşteki sıfatı bulunan bir kamu davası olmadığı görülmekle katılan vekilinin temyiz isteminin katılan … aleyhine sanık tarafından işlenen kasten yaralama suçuna yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Dosyada mevcut Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere Bürosunun 16.07.2012 tarih ve 2012/5906 Muhabere sayılı yazısından katılanın belgeleri ile birlikte Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevk edildiği ve Mersin Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 17.07.2012 tarih ve 1439 sayılı raporuna göre şahsın muayenesinin yapılmış olduğu görülmekle, katılan hakkındaki adli raporun evrak üzerinden tanzim olunduğundan adli tıp kriterlerine uygun olmadığı yönündeki (2) numaralı bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
1) Alt sınırı beş yıldan az olmayan hapis cezasını gerektiren yaralama suçundan yargılanan suça sürüklenen çocuğun duruşmada hazır bulundurulması, bunun mümkün olmaması durumunda ise SEGBİS sistemi aracılığıyla savunmasının alınması gerektiği gözetilmeden; sanığın yakalama ile ifadesi alınarak yokluğunda yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK’nun 193. ve 196. maddelerine aykırı davranılması,
Kabul ve uygulamaya göre;
2) Katılan ve kuzeni Özgür’ün suç tarihinde eğlenmek için bara gittikleri, sanığın da bir kız arkadaşıyla aynı yerde eğlenmekte olduğu, Özgür’ün bir süre sonra gördüğü sanığa yakınlaşma teklifinde bulunduğu ancak sanık tarafından reddedildiği, sanığın yanından ayrılan Özgür’ün sanığın tanık …’nın soruşturma aşamasında alınan beyanı ile doğrulanan savunmasına göre bir süre sonra geri dönerek sanığın kolundan tutup kendisiyle gitmesini istediği, sanığın elindeki içkiyi Özgür’ün üzerine dökmesi ile katılanın tartışmaya dahil olduğu ve kendi beyanına göre sanığı iten katılanın sanık tarafından elindeki bardakla yaralandığı olayda, oluş, dosya kapsamı ve Gülten’e karşı eylemleri nedeniyle …..hakkında kasten yaralama, Özgür hakkında ise cinsel saldırı suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve anılan kararların kesinleşmiş olması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükmü uygulanırken indirimin haksız tahrikin derecesi ile orantılı olacak şekilde uygulanması gerekirken yazılı şekilde asgari oranda yapılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
3) Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.