Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2015/21200 E. 2016/873 K. 18.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/21200
KARAR NO : 2016/873
KARAR TARİHİ : 18.01.2016

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık …’ ün üzerine atılı suçun basit yaralama kapsamında kalması ve mağdurun dosyaya sunmuş olduğu 16.12.2013 havale tarihli dilekçesinde şikayetinden vazgeçtiğini açıkça beyan etmiş olması karşısında 5237 sayılı TCK’ nin 73. maddesince sanık …’ den şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmeyeceği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2) Katılan hakkında Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesince tanzim olunan 14.10.2011 tarihli raporda yaralanmanın yüzde sabit iz niteliğinde olduğunun belirtmesine karşın Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu Şubesince tanzim olunan 07.12.2011 tarihli adli raporda yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğunun belirtilmesi, cehrede sabit iz yönünden görüş içermemesi mahkemece yapılan yargılama esnasında katılana 3-4 metre mesafeden bakıldığında alın kısmında saçlı deri bölgesinden başlayıp sol kaş orta hizasına kadar uzanan kesi olduğunun ancak daha uzak mesafeden bakıldığında belirgin olmadığının tespiti ve Özel Çağ Tıp merkezince tanzim olunan 16.12.2013 tarihli belgede belirtildiği üzere katılanın yüzünde Genel cerrahi açısından herhangi bir müdahaleye gerek duyulacak patolojinin saptanamadığının belirtilmesi karşısında yaralanmanın yüzde sabit iz niteliğinde olup olmadığının tespiti bakımından katılanın tüm tıbbi tedavi evraklarıyla beraber en yakın Adli Tıp Kurumuna sevki ile bu hususta kati rapor alındıktan sonra sanık …’ in hukuki durumun tayin ve tespiti gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı hüküm tesisi,
Kabule göre;
3) Sanık … ile katılan arasında olaydan yaklaşık bir hafta önce katılanın abisine ait olan ve katılanın kullanmakta olduğu motosikletin istenmesi meselesinden kaynaklı tartışmanın yaşanması, sanık …’ in savunmasında olay günü çay ikram etmek istediği katılanın kendisine saldırdığını beyan etmesi ve oğlu olan sanık … ile katılanın kavga ettiğini gören sanık Müslüm’ ün de gelerek katılanı darp ettiğinin ileri sürülmesi karşısında Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-2..-3… sayılı kararı uyarınca sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 29/1. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağının karar yerinde tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, 
         4) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesindeki 1., 2., ve 4. fıkralarındaki bazı hükümlerin iptal edilmesi karşısında sanıklar hakkında CK’ nın 53. madesinin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca CMUK’un 326/son maddesince sanıkların kazanılmış hakkı dikkate alınarak isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.