Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2015/14357 E. 2015/18841 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14357
KARAR NO : 2015/18841
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

Kasten yaralama suçundan sanık …’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-e ve 29. maddeleri gereğince 4 ay 15 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun’un 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine dair….1. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/05/2014 tarihli ve 2013/24 esas 2014/283 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 09.04.2015 tarih ve 2015/7981 – 25412 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 21.04.2015 tarih ve 2015/134311 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, 1) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231.maddesinin 5.fıkrasının “Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder.” hükmüne rağmen sanık hakkında 4 ay 15 gün karşılığı adli para cezasına hükmedildiği halde hükmün açıklanmasının geri bırakıp bırakılmayacağı hususunun tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesinde,
2) 5237 sayılı Kanun’un 51/3. maddesinde yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkum olunan ceza süresinden az olamaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, kasten yaralama suçundan ertelenen cezanın denetim süresinin en az 1 yıl olacağı gözetilmeden, 6 ay müddetince denetim altına alınmasına karar verilmesinde,
3) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/1 ve 2. fıkrasında yer alan “Adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olamamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden İbarettir. En az yirmi ve en fazla yüz Türk lirası olan bir gün karşılığı adli para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” düzenleme karşısında 4 ay 15 gün olarak hükmedilen adli para cezasının miktarının belirlenmemesinde,
4) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun, “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkum edilen kişinin cezası ertelenebilir” şeklindeki 51/1. maddesi karşısında sanık hakkında verilen 4 ay 15 gün karşılığı adli para cezasına ilişkin cezanın ertelenmesinde; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nin 309.maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, CMK’nin 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, daha önce uygulanmamasına rağmen açıklanan hükümde TCK’nin 51. maddesi gereğince cezanın ertelenmesi ve daha önce sanığın cezasında TCK’nin 62. maddesi gereğince indirim yapılmasına rağmen, açıklanan hükümde indirim yapılmaması hususlarının da kanun yararına bozma sebebi yapılıp yapılmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, takdir hakkı kullanıldıktan sonra diğer kanun yararına bozma istemlerinin incelenmesine; 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.