YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14340
KARAR NO : 2015/22181
KARAR TARİHİ : 24.06.2015
Yaralamaya tam teşebbüs ve ruhsatsız tabanca taşımak suçlarından sanık ….’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/4, 62, 457/1, 51/1, 71, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’un 13/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay hapis ve 1.520.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, kavgaya katılmak suçundan sanık ….’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 464/3, 51/1. maddeleri uyarınca 2 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, kavgaya katılmak ve ruhsatsız tabanca taşımak suçlarından sanık…’un, 765 sayılı Kanun’un 464/3, 51/1,71, 6136 sayılı Kanun’un 13/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 2 ay 7 gün hapis ve 1.520.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına dair …2. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/12/1999 tarihli ve 1999/143 esas, 1999/355 sayılı kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 19/12/2000 tarihli ve 2000/2692 esas, 2000/3646 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip infazı sırasında, sonradan yürürlüğe giren 4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun’un sanıklar lehine olan hükümlerinin tespitine yönelik yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, bu kez adı geçen sanıkların her birinin üzerine atılı suçlar yönünden 765 sayılı Kanun’un 102/4, 104/2. maddelerindeki dava zamanaşımının şartlarının gerçekleştiğinden bahisle daha önce haklarında mahkumiyetlerine dair verilen kararların ortadan kaldırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 01/04/2010 tarihli ve 2009/54 esas, 2010/156 sayılı kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 13/07/2012 tarihli ve 2012/4041 esas, 2012/5770 sayılı karan ile bozulmasından sonra, sanıklar hakkında açılan kamu davalarının 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair 4616 sayılı Kanun’un 1/4. maddesi uyarınca kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine ilişkin aynı mahkemenin 18/12/2012 tarihli ve 2012/414 esas, 2012/672 sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair … 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/05/2014 tarihli ve 2014/519 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 26.03.2015 tarih ve 2015/6793–21355 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 06.04.2015 tarih ve 2015/116135 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 14/07/2008 tarihli ve 2008/6718 esas, 2008/2205 sayılı kararında açıklandığı üzere “4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun’un uygulanmasına ilişkin Ceza Genel Kurulu kararlarında da açıklandığı üzere, 22.12.2000 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren Kanunun 1. maddesiyle, özde, 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenen suçlar nedeniyle, bazı suçlara ilişkin istisnalar ve koşullar altında,
a- İnfaz şekli ve ceza indirimine, b- Şartla salıverilmeye, c- Davaların açılması veya kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine ilişkin düzenlemeler yapıldığı anlaşılmaktadır. 4616 sayılı Yasa’nın 1. maddesi bir bütün olarak incelendiğinde; 1. bendinde kesinleşmiş ölüm cezalarının yerine getirilmeyeceği, 2. Bendinde şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaya ilişkin kesinleşmiş mahkumiyetleri bulunanlar ile aldıkları ceza herhangi bir nedenle hürriyeti bağlayıcı cezaya dönüştürülenlerin toplam hükümlülük süresinden 10 yıl indirim yapılacağı ve bu indirimden sonra ceza ve hükümlülük süresi dolmuş olanların derhal, toplam cezaları 10 yıldan fazla olanların fazla olan cezalarını çektikten sonra şartla salıverileceği belirtilmiş, 3.bendinde tutuklu ve hükümlüler hakkında yapılacak işlemler gösterilmiş, 4. bendinde ise şahsi hürriyeti bağlayıcı cezaları 10 yılı geçmeyen suçlardan dolayı kamu davası açılmamış olanlar hakkında davanın açılmasının ertelenmesi ve son soruşturma aşamasına geçilip de hüküm verilmemiş veya hükmü verilip de kesinleşmemiş olanlar yönünden davanın kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine ilişkin kurallara yer verilmiştir. 4616 sayılı Kanun’da kesinleşmiş mahkumiyet hükümleri yönünden, cezanın infazının ertelenebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi, para cezalarına ilişkin bir düzenleme de yer almamaktadır. Ancak, ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrilmesi durumunda, 10 yıllık ceza indirimi ve şartla tahliyeye ilişkin düzenlemeler öngörülmüştür. (4758 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra Anayasa Mahkemesinin 28.05.2002 tarihli ve 2002/99 esas, 2002/51 karar sayılı kararı ile 4616 sayılı Kanun’un 1. maddesinin 2. bendi iptal edilmiştir. Ancak, iptal edilen hüküm lehe olduğundan uygulanma olanağı bulunmaktadır.)”
Dosya kapsamına göre, 4616 sayılı Kanun’un 1. maddesi 4. bendi uyarınca kamu davasının kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için, davanın kesin hükümle sonuçlanmamış olması gerektiği, kesin hükümle sonuçlanmış davalarda sadece cezanın infazı sırasında indirim yapılmak suretiyle şartla tahliye hükümlerinin uygulanabileceği nazara alınmadan, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde; isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nin 309.maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Kanun yararına bozma isteminin kapsamına, talebin niteliğine ve uygulanan yasa maddelerine dosyanın daha önce de Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 13.07.2012 gün ve 2012/4041 Esas, 2012/5770 Karar sayılı ilamı ile kanun yararına bozma incelemesinden geçmiş olmasına göre,Yargıtay 1. Başkanlık Kurulunun 19/01/2015 tarih ve 2015/8 sayılı Kararının “Yargıtay Ceza Daireleri İşbölümüne İlişkin Ortak Hükümler” kısmı ile 6545 sayılı Kanunun 31. maddesi ile değişik Yargıtay Yasasının 14. maddesi uyarınca işin incelenmesi Yüksek Yargıtay 1. Ceza Dairesine ait olduğundan, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE; dosyanın incelenmek üzere ilgili Daireye GÖNDERİLMESİNE; 24.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.