Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2013/27712 E. 2013/40025 K. 13.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27712
KARAR NO : 2013/40025
KARAR TARİHİ : 13.11.2013

Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 86/2, 3-e, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 3 ay 10 … hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunu’nun 50/1 -c. maddesi uyarınca cezasının 2 yıl süre ile eğitim amaçlı gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir kuruma devam etme şartıyla seçenek yaptırıma çevrilmesine dair (Çocuk Mahkemesi sıfatıyla) Siirt Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2008 tarihli ve 2007/440 esas, 2008/218 sayılı kararının infazı sırasında, seçenek yaptırımın gereklerini yerine getirmediğinden bahisle 3 ay 10 … hapis cezasına ilişkin ilamın Türk Ceza Kanunu’nun 50/6. maddesi uyarınca 1 ay olacak şekilde infazına ilişkin aynı Mahkemenin 129/07/2011 tarihli ve 2011/479-494 sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair Siirt 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/02/2013 tarihli ve 2013/30 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 28.08.2013 tarih ve 2013/13575- 53405 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 13.09.2013 tarih ve 2013/297118 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin aynı konuya ilişkin 16/01/2013 tarihli ve 2012/24704 esas, 2013/274 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı Kanun’un 50/3. maddesine göre”… fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış… bulunanların mahkum edildiği bir yıl ve ya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir”, ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106/4. maddesindeki “Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu ceza hapse çevrilemez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır.” biçimindeki emredici düzenlemeler ve 5237 sayılı Kanun’un 50/6-7. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kısa süreli hapis cezasının infazının mümkün olmadığı, seçenek tedbirin değiştirilmesi gerektiği cihetle, itirazın kabulüne karar verilmesi yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Siirt 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.02.2013 tarih ve 2013/30 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309/4. maddesinin ( a ) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine,dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.