Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2013/21916 E. 2013/35058 K. 09.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/21916
KARAR NO : 2013/35058
KARAR TARİHİ : 09.10.2013

Silâh ile müessir fiil suçundan sanık …’in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/2, 457/1, 51/1 ve 59/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Zeytinburnu 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/03/1999 tarihli ve 1997/83 esas, 1999/182 sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz talebinin esastan reddiyle hükmün onanmasına ilişkin Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 24/10/2000 tarihli ve 2000/6623 esas, 2000/7029 sayılı kararını müteakip hükmün infazı sırasında, 4616 sayılı 23 Nisan 1999 Tarihine Kadar işlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıvermeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun hükümlerinden hükümlünün yararlanıp yararlanmayacağının tespitinin istenilmesi üzerine, 4616 sayılı Kanun hükümleri uyarınca hükümlü hakkındaki hükmün ertelenmesine dair Zeytinburnu 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 10/11/2001 tarihli ve 2001/13 müteferrik sayılı kararı sonrası, hükümlü tarafından bu kez 4616 sayılı Kanun’un 4/2. maddesi uyarınca erteleme kararının ortadan kaldırılması talebinin, hükümlü hakkında açılan kamu davasının, zamanaşımına uğraması nedeni ile ortadan kaldırılmasına dair Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2008 tarihli ve 2008/32 esas, 2008/137 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 07.06.2013 tarih ve 2013/9371 – 36098 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 26.06.2013 tarih ve 2013/218104 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, 4616 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 22.12.2000 tarihinden önce kesinleşen ve 4616 sayılı Kanun gereğince şartla tahliye hükümleri uygulanan mahkûmiyet kararlarının, zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Bakırköy 23.Asliye Ceza Mahkemesinin 06.03.2008 tarih ve 2008/32 esas, 2008/137 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309/4. maddesinin (a) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine,dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.