Yargıtay Kararı 3. Ceza Dairesi 2013/13272 E. 2013/23355 K. 05.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13272
KARAR NO : 2013/23355
KARAR TARİHİ : 05.06.2013

Kasten yaralama suçundan sanık …’in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 86/3-a-e, 62/1 ve 52/2-4. maddeleri uyarınca 3.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 51. maddesi gereğince ertelenmesine, sanığın cezasının aynı Kanun’un 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejime göre çektirilmesine, cezasının infazından sonra 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına dair, Antalya 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 23/03/2012 tarihli ve 2011/581 esas, 2012/393 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı’nın 29.03.2013 tarih ve 2013/4998-20887 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.04.2013 tarih ve 2013/128435 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1) Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu konuda karar verecek merci 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenmiş olup, aynı maddenin 5. fıkrası ile de tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde şartla salıverilmeye ilişkin hükümlerin uygulanacağının hükme bağlandığı, bu sebeplerle denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında tayin ve tespitinin yapılması gerektiği gözetilmeden, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesinde,
2) Sanık hakkında belirlenen 3.000,00 Türk lirası adlî para cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesi uyarınca ertelenemeyeceği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Antalya 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 23.03.2012 tarih ve 2011/581 Esas, 2012/393 sayılı kararının 1 nolu bozma talebi yönünden 5271 sayılı CMK’nin 309/4. maddesinin ( d ) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, hükmün ilgili kısmından “1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına”bölümünün çıkarılmasına,hükmün diğer kısımlarının aynen korunmasına, 2 nolu bozma yönünden ise aynı kanunun 309/4.maddesi gereğince aleyhe sonuç doğurmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.