YARGITAY KARARI
DAİRE : 3. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/25680
KARAR NO : 2010/5602
KARAR TARİHİ : 29.03.2010
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine, temyiz talebinin reddine dair,
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşülüp düşünüldü:
Mahkemenin 07.05.2008 tarihli karar celsesinde yasa yolunun bildiriminde Anayasa’nın 40. maddesi ile 5271 sayılı Kanununun 34/2. 231/2 ile 6. maddelerinde açıkça belirtildiği üzere yasa yolunun, süresi mercii ile şeklinin belirtilmesi ve bu hususların, karara yazılması zorunlu olduğu halde yazılmadığından müdahil idare vekilinin temyizi süresinde kabul edilerek, mahkemenin 18.07.2008 tarih ve 2008/53 sayılı temyizin reddi kararı kaldırılarak yapılan temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 Sayılı Kanunla, özel nitelikte olan 6831 Sayılı Orman Kanununda getirilen köklü değişikliklerin ve ceza sisteminin lehe hükümlerinin bütün halinde değerlendirme sonucu 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunun 7. maddesi dikkate alınarak sanık lehine uygulanması gerekliliği ve 5728 Sayılı Kanunun 562. maddesinin 1. fıkrası uyarınca CMK’nun 231/5, 14. madde ve fıkralarında öngörülen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasında ceza sınırının 2 yıla çıkartılması ve soruşturma ile kovuşturması şikayete bağlı suç olma şartının kaldırılması kuralları gereğince bu hususların mahalli mahkemece birlikte değerlendirilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, müdahil idare vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün başkaca yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 29.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.