Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2018/737 E. 2019/1971 K. 15.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/737
KARAR NO : 2019/1971
KARAR TARİHİ : 15.05.2019

İLK DERECE MAHKEMESİ: … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kararın kaldırılmasına yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, davacı şirketlerin birbirleri ile bağlı iç içe geçmiş grup şirketler olduğunu, bu nedenle davayı toplu olarak ikame etme zorunluluğu doğduğunu, sunulan belgelerin şirketlerin borca batık olduğunu ortaya koyduğunu, mahkemeye sunulan iyileştirme projeleri ile şirketlerin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğunu, iyileştirme projelerinde somut tedbirler olduğunu, şirketlerin iş faaliyetlerinde verimli çalışmaları ile elde edilecek gelirlerinin yanı sıra grup şirketleri dahilindeki talepçi firmaların borca batıklıktan kurtulmasından yurt dışından sağlanacak sermayede önemli yer tuttuğunu ileri sürerek davacı şirketlerin iflaslarının ertelenmesini ve tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; davacı şirketlerin borca batık olduğu, sunulan iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğu davacı şirketlerin İİK’nın 179 maddesi uyarınca iflasının ertelenmesine karar verilebilmesi için gerekli şekli ve maddi şartların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince dosya kapsamında; Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirlerin Alınması Hakkında 673 Kanun Hükmünde Kararname’nin 10. maddesi ile 667 sayılı KHK’nın 4. maddesine eklenen hükümler uyarınca, olağanüstü halin ilanından önceki dönemde yapılan iflasın ertelenmesi taleplerinde olağanüstü hal süresince iflasın ertelenmesine karar verilemeyeceği, davanın olağanüstü hal ilanından önce açıldığı ve olağanüstü hal devam etmekteyken sonuçlandırıldığı, bu nedenle davanın kabulünün doğru görülmediği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına 6100 sayılı Kanun’un 353/1a-6 maddesi uyarınca dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ek karar ile kararın kesin olduğu gerekçesiyle temyizin reddine karar verilmiştir.
Ek kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.