Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2018/720 E. 2020/4135 K. 09.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/720
KARAR NO : 2020/4135
KARAR TARİHİ : 09.12.2020

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının, davacı kooperatifin üyesi olduğunu, kura çekiminde davalıya çıkan daire için 42.454,00 TL şerefiye bedeli belirlendiğini, borcun ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını fakat davalı vekili tarafından icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, tüm üyelerin 175.000,00 TL ödemesine rağmen, müvekkilinin davacı kooperatife toplamda 220.000,00 TL ödeme yaptığını, şerefiye bedelinin yaptığı fazla ödemeden düşüldüğünde davacıya borcu olmadığı gibi alacağının olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı tarafından davalının ödemediği iddia edilen senedin aslının davalıda olduğu, senedin aslının borçluya iade edilmesinin borcun ödendiğine karine teşkil ettiği, somut olayda davacı tarafından karinenin aksinin ispat edilemediği, davacı kooperatifin kayıtlarının düzensiz olması nedeniyle davacı lehine delil teşkil edemeyeceği, bu nedenle davalının yaptığı ödemelerin toplamının 220.000,00 TL olduğunun ve 42.454,00 TL şerefiye bedelininde davalı tarafından ödenmiş olduğunun kabulü gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiş, Dairemizin 2014/4175E., 2014/7567K. numaralı ilamı ile, kuranın 02.09.2011 tarihinde çekildiği, şerefiye bedellerinin 12.10.2011 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmış ve dolayısıyla davalının fazladan ödeme yaptığını iddia ettiği tarihte henüz şerefiye bedellerinin belirlenmemiş olduğu, davalının ödediğini iddia ettiği 28.02.2011 vade tarihli senet ile 30.06.2011 vade tarihli senet bedellerinin diğer ortaklarla birlikte ödenmesi gereken aidat borcuna ilişkin olup olmadığı, davalının şerefiye bedeli belirli olmadan fazladan ödeme yapmasını gerektirecek bir sebebin bulunup bulunmadığı hususları üzerinde durulup, kooperatif kayıtları üzerinde açıklanan hususlar doğrultusunda inceleme yapılmak suretiyle ek bilirkişi raporu alınıp, oluşacak uygun sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı kooperatifin 23/11/2008 tarihli kararıyla daire başına üyelerden 175.000 TL toplanmasına karar verildiğini, …’in ise 160.000 TL ödeme yapıp 01/07/2010 tarihinde de banka havalesi …/…
ile 15.000 TL gönderdiğini ve bu bedelin genel kurul tarafından belirlenen tutara eşit olduğu, davalıdan alınan 30/06/2011 vadeli ve 45.000 TL tutarlı senetle ilgili alınmış herhangi bir genel kurul kararı bulunmadığı ve davalının davacı kooperatife 45.000 TL tutarlı nakit ödemesinin kayıtlarda bulunmadığı, şerefiye ödemelerinin 12/10/2011 tarihinde başladığı ve davalının bu şerefiye bedelini ödediğine ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.