Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2018/162 E. 2019/2313 K. 23.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/162
KARAR NO : 2019/2313
KARAR TARİHİ : 23.05.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

K A R A R
Şikayetçi vekilince açılan sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonucunda, şikayetin reddine karar verilmiş olup, verilen kararın şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Bu kez Dairemiz kararına karşı şikayetçi vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dosyadaki yazılara, İcra Mahkemesi kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre İİK’nın 366. maddesi ve HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, takdiren 384,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine 23.05.2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Şikayetin konusu, TMSF’ye devredilen …Bankasının, müflis … Müh. San. İnş. ve Tic. A.Ş’den olan alacağı, müflis şirketin iflas masasına imtiyazlı alacak olarak üçüncü sıraya mı? yoksa adi alacak olarak dördüncü sıraya mı, kaydedileceği noktasındadır.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 106/5. maddesinde “Yönetim ve denetimi fona intikal eden banka hakkında iflas kararı verilmesi hâlinde fon, iflas masasına 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 206. maddesinde yer alan üçüncü sıradaki tüm imtiyazlı alacaklılardan önce, ancak Devletin ve Sosyal Güvenlik Kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere imtiyazlı alacaklı sıfatıyla iştirak eder”. Görüldüğü üzere 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 106/5. maddesindeki 14.03.2006 tarihinde yürürlüğe
giren değişikliğe göre, TMSF (fon) alacaklarına, üçüncü sıradaki imtiyazlı alacaklardan önce ancak Devletin ve Sosyal Güvenlik Kuruluşları’nın 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere imtiyaz tanınmıştır.
Keza, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 136. maddesinde, fon alacaklarının tahsilini teminen, fon tarafından bu Kanun hükümleri çerçevesinde açılan ve/veya takip edilen dava ve takiplerde verilen ihtiyatî haciz veya tedbir kararları uyarınca üzerine ihtiyatî haciz veya tedbir konulan para, her türlü mal, hak ve alacaklar, bu davalara konu alacakların yasal teminatını oluşturur ve karar kesinleşinceye veya takip sonuçlanıncaya kadar devam eder. Mahkemece karara bağlanan alacaklar, tedbir konulan para, mal, her türlü hak ve alacakların bedelinden, Devletin ve Sosyal Güvenlik Kuruluşlarının 6183 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklarından sonra gelmek üzere, imtiyazlı alacak olarak öncelikle tahsil olunacağı belirtilmiştir.
Öte yandan 5411 sayılı Kanun’un geçici 11. maddesi yollaması ile 26.12.2003 tarihine kadar fona intikal eden alacaklara, yürürlükten kalkan 4389 sayılı Kanun’un 15/3. maddesi uygulanacağından ve anılan maddede TMSF alacakları “Amme alacağı” sayıldığından borçlunun iflası halinde 6183 sayılı Kanun’un 21/son fıkrası gereğince imtiyazlı alacak olarak iflas sıra cetvelinin üçüncü sırasında yer alacaktır.
Anılan Kanuni düzenlemeler karşısında, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen …Bankasının müflis şirketten olan ve fona intikal eden alacağı “İmtiyazlı alacaktır.” İİK’nın 206. maddesi gereğince üçüncü sırada imtiyazlı alacak olarak sıraya yazılması gerekir. İflas idaresinin aksi yöndeki kararına vaki şikayetin kabulü gerekirken, şikayetin reddine karar veren yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle onama kararına muhalif kalmıştım. Bu kez, şikayetçi vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Sayın çoğunluk karar düzeltme talebinin reddine karar vermişse de, yukarıda belirttiğimiz görüşlerimiz doğrultusunda, karar düzeltme talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle karar düzeltme isteminin reddine dair karara muhalifim.