Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2017/2024 E. 2020/3100 K. 19.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2024
KARAR NO : 2020/3100
KARAR TARİHİ : 19.10.2020

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : … Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinde ve tahsis kararına dayalı tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili ile davalı kooperatifin yöneticileri olan …, …, ile … ve … arasında 27.7.2009 tarihli sözleşme imzalandığını, bu sözleşme uyarınca … İli, … İlçesi, … Mah. 6211 ada, 2 nolu …’a ait taşınmaz üzerine davalı kooperatif tarafından yapılacak binadaki bağımsız bölümlerin paylaşıldığını, buna göre arazi sahibine kalacak yerler haricindeki 8 daire, 2 mağaza ve bodrumun yarısının sözleşmeyi imzalayanlar arasında eşit paylaşılacağı konusunda anlaşıldığı, kooperatifin inşa ettiği binanın müvekkili ile diğer ortakların verdikleri paralar ile yapıldığını, müvekkilinin sözleşme uyarınca 2 daire ve bir dükkan hakkına kavuşurken bodrumun yarısından kendi hissesine düşen 1/4 oranındaki payı alamadığını, kooperatif yönetiminin daha sonrasında eşit paylaşılmasına karar verilen bu yeri davalı …’a sattığını ileri sürerek, dava konusu binanın bodrum katının yarısının sözleşme uyarınca müvekkiline düşen 1/4 hissesinin müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davacının iddialarının asılsız olduğunu, davacıya kalan dairelerin sözleşme uyarınca değil, yapılan devirler neticesinde edinildiğini, davacının dayandığı sözleşmenin daha sonrasında yapılan sözleşmeler nedeniyle batıl olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında; dava konusu bodrumun kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı kooperatife kalan bölümünün kooperatifin ortaklarının malı olduğu, bu bölümün satılabilmesi için kooperatif genel kurulundan satış kararı alınması ve satış fiyatının belirlenmesi gerektiği, davanın dayanağı sözleşmede kooperatifin tüm ortaklarının imzasının bulunmadığı, bu sözleşme ve yasal mevzuat uyarınca davacının tapu iptali ve tescil isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince; dava konusu bodrum katta bulunan depo niteliğindeki bağımsız bölüm için yönetim kuruluna ana sözleşme ve yasa hükümleri uyarınca yetki verilmemiş olması nedeniyle ortada kooperatif adına yetkisiz temsilci sıfatıyla imzalanmış bir sözleşme bulunduğu, daha sonrasında kooperatif tarafından bu sözleşmeye icazet verilmediği gibi, yetkisiz temsilci tarafından yapılan sözleşmenin davalı … bağlayacağından da söz edilemeyeceği, bu durum karşısında davacı tarafından dayanılan sözleşme öncesinde davalı … bağlayan bir tahsis kararının olmadığı, bu nedenle mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum olmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.10.2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.