Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2017/1193 E. 2018/4294 K. 20.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1193
KARAR NO : 2018/4294
KARAR TARİHİ : 20.09.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … gelmiş, davalı vekili …’ın mazeret bildirip katılmadığı anlaşılmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, davalılar …, …, …, … ve …’un murisleri … ile davalı … arasında 25.09.1997 ve 25.12.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin düzenlendiğini, davalı yüklenici …’ın daha sonra diğer davalı … Kooperatifi’ni kurduğunu ve inşaata bu kooperatif tarafından devam edildiğini, ancak deprem sonrasında kooperatifin tasfiyeye girdiğini ve 23.08.2003 tarihli sözleşme ile işi müvekkiline devrettiğini, bu sözleşmeye davalı arsa sahiplerinin de muvafakat ettiklerini ve yapılacak 40 daireden 12 tanesinin arsa sahiplerine verilmesinin kararlaştırıldığını, inşaat bitirilip, kanalizasyon bağlanması, iskan ruhsatı gibi belediye işlemleri için tapu fotokopileri ile imza ve izinler talep edilince, inşaatın müvekkili tarafından yapıldığını bilen davalı arsa sahiplerinin, kötü niyetli olarak önceki yüklenici …’a geç teslim nedeniyle tazminat davası açtıklarını, davalı arsa sahiplerinin ilgili başvuraları yapmamaları vekaletname vermemeleri nedeniyle inşaatın bitirilemediğini ileri sürerek, taraflar arasındaki muarazanın men’i ile davalılar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre davalı …’a, diğer davalı … Kooperatifine ve sözlü anlaşma uyarınca müvekkiline devri gereken bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tesciline, bu talebin kabul edilmemesi halinde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilince yapılan tüm harcamaların yüklenici kârının, munzam zararlarının ve bunların faizlerinin karşılığı olmak üzere toplam 100.000,00 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar …, …, …, … ve … vekileri, arsa sahipleri müvekilleri ile davacı arasında hiç bir hukuki ilişki bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre,
davalı kooperatifin davalı yüklenici …’dan devraldığı inşaatı 23.08.2003 tarihli yazılı sözleşme ile davacıya devrettiği ve davacı tarafından bir takım imalatlar yapıldığı, bu imalatlarının toplam bedelinin 24.512,96 TL olduğu, ayrıca davacının inşaatın devri karşılığında davalı kooperatife 9.000,00 TL ödeme yaptığı, davacının kooperatife çek, senet ya da banka aracılığı ile başkaca bir ödeme yaptığının ispat edilemediği, böylece davacının davalı kooperatiften toplam 33.512,96 TL alacağı bulunduğunun tespit edildiği, davacı her ne kadar tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuş ise de, tescili istenilen bağımsız bölümlerin kooperatif adına kayıtlı olmadığı, davacı ile aralarında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmayan davalı arsa sahipleri ile 23.08.2003 tarihli sözleşmeyi kooperatif adına imzalayan …’ın, iş bu davada taraf sıfatına haiz olmadıkları gerekçesiyle, davalı kooperatif aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 33.512,96 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline, tapu iptal ve tescil isteminin reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.