Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/9768 E. 2017/512 K. 21.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9768
KARAR NO : 2017/512
KARAR TARİHİ : 21.02.2017

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonucu verilen hükmün temyizi üzerine Dairemizin bozmasına karşı, yerel mahkemenin direnme kararının temyiz edilmesi ve dosya Hukuk Genel Kurulunca Dairemize gönderilmiş olmakla gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduklarını, müvekkillerinin davalı kooperatifte 12.09.2009 tarihinde yapılan genel kurulda alınan istifa edecek üyelerin üyelikleri için ödenecek bedel ile ilgili maddenin iptali için dava açtıklarını, müvekkillerinin kooperatif cari hesabına, iptali istenmiş olan bu genel kurul kararında bahsi geçen istifa edecek üyelere ödenecek bedel için borç kaydedildiğini, kooperatif yönetim kurulunca hesaba işlenen borcun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkeme, yaptığı yargılama sonucunda, genel kurul kararının iptali için dava açıldıktan sonra bu davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, öte yandan, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2009/481 esas sayılı dava dosyasında genel kurul kararının iptaline karar verildiği ve bu kararın Yargıtay tarafından onanarak 05.04.2012 tarihinde kesinleştiği, verilen iptal kararı ile dava konusu borcun ortadan kalktığı, böylelikle eldeki davanın da konusuz kaldığı gerekçesiyle, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.
Davacılar … ve … dışındaki asıl ve birleşen davada davacılar vekili ile asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemiz, davacılar vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine, asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin temyiz istemine karşı ise, davacılara yönelik talebin hukuki dayanaktan yoksun kaldığı, bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden bozulmasına, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığını belirterek kararı bozmuştur.
Mahkeme, borca dayanak genel kurul kararının mahkeme kararı ile ortadan kalktığını belirterek, önceki karar gerekçesi genişletilmek suretiyle önceki kararda direnilmiştir.
Direnme üzerine dosya Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Ancak, 6100 sayılı Kanuna eklenen geçici 4/4. madde/fıkrası gereğince dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, direnme kararının bir kısım davacılar vekilince süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan sonra, yapılan müzakere neticesinde;
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir kısım davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19.06.2014 tarih ve 2014/124 Esas, 2014/190 Karar sayılı direnme kararı yasaya uygun ve yerinde görüldüğünden direnme kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.