Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/5609 E. 2019/483 K. 18.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5609
KARAR NO : 2019/483
KARAR TARİHİ : 18.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, davalı şirket ile davacılar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacılara verilmesi gereken taşınmazların teslim edilmediğini, sözleşmeye göre ruhsat tarihinden 20 ay sonra teslim edilmesi gerektiğini, sözleşme yapıldığı tarihteki imar planının değişmesi nedeni ile fazladan kazanılan bağımsız bölümlerin davalı adına olduğunu ileri sürerek, davacılara düşen bağımsız bölümlerin tapu iptali ve tesciline, teslim süresinin dolduğunu ileri sürerek davacılara verilmesi gereken taşınmazların tapu iptali ve tesciline, geç teslim nedeni ile tazminata ve fazladan kazanılan dairelerin davacılara hisseleri oranında tapu iptali ve tesciline mümkün olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazların teslimi için davacılara iki kere ihtar çektiklerini, davacıların temlike hazır olan daireleri teslim almadıklarını, arsaların tam ortasından geçen … ait enerji nakil hattının deplase edilmesi ve 3052 nolu parselin imar uygulamasının belediyece yapılmaması sebebi ile gecikmeler olduğunu, imar durumunun değişmesi nedeni ile davacıların taşınmaz taleplerinin hukuka uygun olmadığını, sözleşme ile davacılara verilecek taşınmazın özellikleri ve niceliğinin açıkça belirlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, kısmen benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmenin alım satım sözleşmesi olduğu satış sonrası taşınmazda gerçekleşecek değişiklikler nedeniyle fazladan kazanılan dairelerde davacıların bir hak iddia edemeyeceği gerekçesi ile reddine, sözleşmeye göre teslim tarihinin 31.08.2012 olduğu ancak iskan izninin 02.04.2013 tarihte alındığı anlaşılmış ise de resmi olarak kullanılabileceğine ilişkin herhangi bir şart ileri sürülmediğinden cezai şart hükmü dikkate alınarak bu talebin ve tapu iptali ile tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri karşılıklı taahhütleri ihtiva eden, iki tarafa da borç yükleyen eser yapımı ile satış vaadinden oluşan karma bir sözleşmedir. Bu …/…
sözleşmelerde yüklenicinin asli edimi finansmanı kendisi tarafından sağlanarak arsa sahibinin arsası üzerinde sözleşme ve ekleri, tasdikli projesi, ruhsatı ve imara uygun olmak üzere inşaatı yapıp teslim etmek, arsa sahibinin borcu da bedel olarak kararlaştırılan bağımsız bölüm-bölümler ya da arsa payının mülkiyetini yükleniciye devretmektir. Somut olayda sözleşmede kararlaştırılan bedel dışında davacılara bağımsız bölüm verileceği kararlaştırılmış olup sözleşme tipik bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesidir. Ayrıca bağımsız bölümler haricinde bedel ödeneceğinin kararlaştırılması sözleşmenin satım sözleşmesi olduğunu göstermez. Arsa karşılığında bağımsız bölüm verileceğinin kararlaştırılması halinde verilecek bu bağımsız bölüm başka bir yerden verilse dahi bu husus sözleşmenin niteliğini değiştirmez. Bu durumda mahkemece sözleşmenin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi olduğu dikkate alınarak yapılan inşaatta ilave bağımsız bölüm yapılıp yapılmadığı belirlenerek kira ve diğer talepler hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının tüm reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.