Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/533 E. 2018/442 K. 15.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/533
KARAR NO : 2018/442
KARAR TARİHİ : 15.02.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında görülen tespit, alacak davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 26.10.2015 gün ve 2014/6261 Esas, 2015/6878 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı kooperatif vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, davalı kooperatif ile davacının 31.03.1998 tarihli sözleşme ile kooperatif tarafından yapılacak inşaatın 3.katından iki dairenin müvekkiline ve eşi davalı …’ a tahsisi konusunda anlaşıldığını, tahsis edilen bu iki daireden 6 no’lu dairenin müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin bu anlaşma çerçevesinde kooperatif hesabı olarak bildirilen hesap numarasına 75.000,00 TL ödeme yaparak ödemelerini tamamladığını, kooperatif üyeliğinin tespiti amacıyla açılan davada … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/451 Karar sayılı ilamıyla davacının kooperatif ortaklığının tespitine, kooperatife ait taşınmazdaki 3.kat 6 no’lu bağımsız bölüm dava dışı … adına kayıtlı olduğundan bu dairenin müvekkiline ait olduğunun tespitine ilişkin istemin reddine karar verildiğini ileri sürerek, söz konusu dairenin vekil edene ait olduğunun tespitini, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 75.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … dışındaki davalılar vekili, davacının iddialarının yerinde olmadığını, müvekkillerinden …’in devir aldığı üyeliğin öncesini araştırmak zorunda olmadığını, müvekkili …’in söz konusu daireyi son malik olarak bildiği ….’dan 12.05.2006 tarihinde satın aldığını, müvekkili ile satıcının birlikte kooperatife başvurarak üyelik devrini gerçekleştirdiklerini, söz konusu daireye ilişkin üyeliğin davacıdan öncelikle …’a, ondan da ….’ya satılmış olduğunu, müvekkilinin iyiniyetli olarak iktisabının geçerli olduğunu, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde üyeliğin tespiti açısından yapılan yargılamada, davacı tarafından verilen vekaletnamede yetki bulunmadığından devrin geçersiz olduğundan bahsedildiği ancak hisse satış bedelinin tamamının ödendiği, hisse bedelinin bir kısmının davacının kayınvalidesi Fatma Döner hesabına yatırıldığını, bu itibarla davacının yaptığı ödemelerin kooperatif kayıtlarında iddia edildiği gibi olmayıp daha az olduğunu, ayrıca yapılan ödemelerin büyük bir kısmının da Ali Kıymaz’ın aldığı kooperatif hissesi karşılığında yatırıldığını, davacının hissesi karşılığı aldığı paraların mahsubu yapıldığında davacının hiçbir alacağının
olmadığını, davacının kooperatif üyeliğini devir ettiği tarih itibariyle binaların bitmediğini, müvekkilinin gerek sigortaya yaptıkları prim ödemeleri ve gerekse binalara yatırımlarının devam ettiğini, tapu kaydının mal sahibi üzerinde olduğunu, kooperatife ve üyelere tapu verilmediğini savunarak, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 26.10.2015 tarih 2014/6261 E., 2015/6878 K. sayılı ilamıyla, davalı kooperatifin kuruluşundan bu yana tüm genel kurul kararlarının öncelikle kooperatiften, temin edilememesi halinde ticaret sicil memurluğundan istenerek, genel kurul kararlarına göre normal ödeme yapan bir ortağın ödemeleri belirlenip, davacı tarafından yapılan ödemelerden davalı kooperatif tarafından davacının kayın validesi olan Fatma Dören’e yapılan ödemenin mahsubu yapılmaksızın kooperatif defter ve kayıtları ya da davacı tarafından sunulan belgelerden tespit edilmek suretiyle bilirkişi kurulundan Dairemizin yerleşik uygulamalarında benimsenen tazminat hesaplama formülündeki ilkeler doğrultusunda rapor alınarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 17,20 TL harç ve takdiren 315,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 15.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.