Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/5146 E. 2019/665 K. 21.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5146
KARAR NO : 2019/665
KARAR TARİHİ : 21.02.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili şirketçe davalıya 3 adet … 5 cihazının temlik edilmesi karşılığında davalının 5.400,00 TL ödemesini içeren protokol üzerinde prensipte anlaşılmasına rağmen imza aşamasında davalının imzadan imtina etmesiyle protokolün imzalanamadığını, müvekkilinin haklı olarak davalıya cihazların teslimini yapmadığını ileri sürerek davalının imzalanmayan protokole dayanarak başlattığı 5.400,00 TL alacak talepli … takibinden dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile %20 oranında kötü niyet tazminatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki protokolün geçerli olduğunu, müvekkilinin bu protokol kapsamında şirket hatlarını …’ya taşıdığını, davalının araç takibi için hatlar tahsis ettiğini, buna karşılık davacının protokolde ödemeyi taahüt ettiği 3 adet … 5 cihaz bedeli 5.400,00 TL’yi müvekkiline ödemekten imtina ettiğini savunarak davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dosyaya ibraz edilen 22.03.2013 tarihli protokolün taraflarca imzalanmadığı, ancak protokol içeriğine uygun olarak davalı şirketin telefon hatlarını … şirketine aktardığı, taraflar arasında protokol hükümleri kapsamında icap ve kabullerle sözleşmenin kurulduğu, fakat davalının süresi dolmadan …’ya geçiş yaptırdığı hatlarını iptal ettirerek 24 ay aylık 110 TL bedel ödeme taahhüdünü bozduğundan davacıdan 3 adet … 5 telefon cihazını talep etme hakkının bulunmadığı, kendi tahaahütlerine uymayan davalının karşı taraftan bedel istemesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın davalıya protokol kapsamında herhangi bir borcunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 21.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.