Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/3178 E. 2019/546 K. 20.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3178
KARAR NO : 2019/546
KARAR TARİHİ : 20.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı mirasçıları vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin 1339 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın maliki iken davalı ve babas ile görüşerek bu parselde inşaat izni için resmi kuruluşlardan bilgi ve belge almak üzere vekaletname vermek istediğini, söz konusu kişilerle daha önce de inşaat sözleşmeleri yaptığından güven duyduğunu, bu amaçla vekaletname vermek istediği halde 28.07.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile satışa yetkili vekaletnamenin imzalatılmış olduğunu sonradan öğrendiğini, inşaat izni almayı düşündüğü 1399 ada 2 parselin de 256/331 payının 01.08.2011 tarihinde davalıya satıldığını öğrendiğini, müvekkili hataya düşürüldüğünü anlayınca verdiği vekaletnameler için azilname göndererek davalıya verilen payın iadesini istediğini, müvekkilinin 1927 doğumlu olduğunu, daha önce kendisiyle inşaat sözleşmesi yapan davalı ve babasına güven duyduğundan hataya düşürülmesinin kolay olduğunu, müvekkilinin yakınlarına ifade ettiği gibi bu arsaya huzurevi yaptırıp yoksulların yararlanmasını arzu ettiğini ileri sürerek … 2. Noterliğinde yapılan 28.07.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin BK’nın 23. ve 24/1, 3. maddeleri ve ilgili mevzuat uyarınca iptaline, taşınmazda davalıya verilen payın iptali ile müvekkili adına yeniden tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, deliller ve tüm dosya kapsamından, davacı ve davalı tarafın birbirlerini çok iyi tanıdıkları, daha önce de aralarında benzer sözleşmeler düzenledikleri, işlemlerin noterde gerçekleşmiş olması davacı tarafın daha önce de davalı tarafla çalışmış olması, üniversite mezunu ve … hayatı tecrübesi olan bir kişi olması ve sözleşme içeriklerinin oldukça detaylı olması nedeniyle davacının sözleşmelerin içeriğinden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına uygun düşmediği, sözleşmelerin her ikisinde de özellikle aynı gün doktor raporu alınmış olması gibi hususlar bir arada düşünüldüğünde hata hükümlerine dayanılamayacağı, yargılama aşamasında alınan hukuki mütalaa sonucu davacının iddiasını taşınmazın imar durumu itibariyle sözleşmenin başlangıçtan itibaren geçersiz olduğu yönünden değiştirdiği ancak davalı yanın iddianın değiştirilmesi ve genişletilmesine muvafakat etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı mirasçıları vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı mirasçıları vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı mirasçıları vekillerinin vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.