Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/2791 E. 2019/229 K. 31.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2791
KARAR NO : 2019/229
KARAR TARİHİ : 31.01.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. … gelmiş tebligata rağmen diğer taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –

Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında 15.12.2008 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmenin 10. maddesine göre 2, 3 ve 5 no.lu bağımsız bölümlerin müvekkiline verileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmede kademeli ferağın kabul edildiğini 30.04.2009 tarihi itibariyle inşaatın % 90 oranında tamamlandığını, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiğini fakat davalı arsa sahibinin tapuda müvekkiline düşen bağımsız bölümleri devretmediğini ayrıca müvekkiline düşen bağımsız bölümler üzerine muvazaalı şekilde hacizlerin konulduğunu ileri sürerek 2, 3 ve 5 no.lu bağımsız bölümler üzerindeki hacizlerin kaldırılarak tapularının iptali ve müvekkili adına tescillerine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporuna göre, sözleşmenin 10. maddesi gereğince … bitiminde 2, 3 ve 5 no.lu bağımsız bölümlerin yüklenici davacıya bırakılacağı konusunda anlaştıkları, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/150 E. 2015/368 K. sayılı dosyasında taraflar arasındaki sözleşmenin baştan itibaren geçersiz olması gerekçesiyle sözleşmenin feshine karar verildiği, davacının tapu iptal ve tescil talebinin dayanağının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi olduğu sözleşme fesih edildiğinden tapu iptali ve tescil talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Mahkemece davacının davasının reddine karar verilmiştir. Davanın reddi halinde ise yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve yargılama giderlerinin bir türü olan vekalet ücretinden de davacının sorumlu olması gerekir. Mahkemece dava reddedilip, harç ve yargılama giderlerinden davacının sorumlu olduğuna hükmedilmesine rağmen, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 29.800,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesi yerine maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılan 164.800,00 TL. vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi gereğince hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının dördüncü bendindeki “164.800,00 TL.” rakamının hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine “29.800,00 TL.” rakamının eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, … duruşmasında vekille temyiz olunmayan davalı yararına duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 31.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.