Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/2427 E. 2019/316 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2427
KARAR NO : 2019/316
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, men’i müdahale ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davacıların murisi arsa sahibi … ile davalı yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshinin haklı olduğunun tespitine, fesih nedeniyle müvekkillerinin maruz kaldığı zarardan şimdilik 5.000,00 TL’nin tahsiline ve belirlenecek tazminata davalının tacir olması nedeniyle en yüksek banka mevduat faizinin uygulanmasına, davalının yaptığı işlerin değerinin tespit edilerek davacıların zararlarına mahsup edilmesine, davalı yüklenicinin inşaattan el çekmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 29.05.2014 tarihinde davasını ıslah etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, yapının inşaat ruhsatının alındığı tarihin 19.08.1998 olduğu, inşaatın % 70’lik kısmının tamamlandığı, inşaatın tamamının tasdikli projesine, taraflar arasındaki sözleşmeye ve imar mevzuatına aykırı olduğu, imar mevzuatına aykırılığın giderilmesi imkanının bulunmadığı gerekçesiyle sözleşmenin feshine, davalının müdahalesinin menine ve yapının kaline, davacı vekilinin seçimlik hakkını sözleşmenin feshinden yana kullandığından bahisle müspet zararlarının tazminini isteyemeyeceğinden bahisle gecikme tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece karar başlığında davacı mirasçılardan …ve …’ın yazılmamış olması doğru değil ise de, HMK’nın 304. maddesi gereğince bu husus tarafların başvurusu üzerine veya re’sen mahallinde her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata niteliğinde görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.