Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2016/2299 E. 2019/629 K. 21.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2299
KARAR NO : 2019/629
KARAR TARİHİ : 21.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, alacaklı bulundukları … dosyasında bedeli paylaşıma konu taşınmazın alacaklarına mahsuben müvekkillerine ihale edildiğini, bu satış sonrası düzenlenen sıra cetveline karşı, davalı tarafından açılan davada, taşınmazın devrinin önlenmesi ve tapu kaydında başkaca aynı hak tesis edilmemesi hususunda 23.06.2007 tarihinde ihtiyati tedbir karar verildiğini, bu tarihten itibaren ihtiyati tedbirin kaldırıldığı 21.03.2012 tarihine kadar, yaklaşık 57 ay boyunca taşınmazın müvekilleri tarafından kiraya verilemediğini, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle toplam 445.200,00 TL kira kaybı zararları oluştuğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla anılan meblağın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sıra cetveline itiraz davasında verilen ihtiyati tedbir kararının, taşınmazın kiraya verilmesini engeller nitelikte bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, sıra cetveline itiraz davasında, … dosyasına yatan paranın alacaklılara ödenmemesi, taşınmazın 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi ile tapu kaydında başkaca ayni hak tesis edilmemesi yönünde 28.06.2007 tarihinde ihtiyati tedbir karar verilmiş ise de, bu hususta yazılan müzekere gereğinin taşınmazın o tarihte davacılar adına kayıtlı olmaması nedeniyle tapu sicil müdürlüğünce yerine getirilemediği, mahkemenin 23.06.2011 tarihli kararıyla sıra cetveline itiraz davasının reddedildiği, ancak ihtiyati tedbirler hakkında herhangi bir hüküm tesis edilmediği, tedbirin konulduğu tarihte yürürlükte bulunan HUMK’nın 12. maddesi hükmü uyarınca esas hakkında verilen hükümle birlikte ihtiyati tedbirin devamına karar verilmemiş ise ihtiyati tedbirin kendiliğinden ortadan kalkacağı, davacı taraf tedbir nedeniyle taşınmazın adlarına tescil edilemediğini ileri sürmüş ise de bu hususta verilmiş bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığı, öte yandan, verilen ihtiyati tedbirlerin mahiyeti itibariyle şahsi hak niteliğindeki kiralama işlemini engeller nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.