Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2015/9618 E. 2018/4011 K. 05.07.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9618
KARAR NO : 2018/4011
KARAR TARİHİ : 05.07.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, arsa sahibi olan davacılar ile davalı yüklenici arasında aynı taşınmaza ilişkin olarak iki ayrı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ikinci sözleşme ile birinci sözleşmenin davacılar lehine doğmuş tazminat hakları saklı kalmak suretiyle sona erdiğini, davalı yüklenicinin edimini ikinci sözleşme ile belirlenen süre sonunda da yerine getiremediğini, inşaatta eksik ve ayıplı işler bulunduğunu ileri sürerek, şimdilik; 2.500,00 TL iskan ruhsatı, sözleşmenin 3. maddesi gereğince 2.500,00 TL tazminat, birinci sözleşmenin ifa tarihinden ikinci sözleşmenin tanzim tarihine kadar geçen süre için 2.500,00 TL kira kaybı, ikinci sözleşmenin tanzim tarihinden fiilen oturulma tarihine kadar geçen süre için 2.500,00 TL kira kaybı, sözleşmenin 6. maddesi gereğince hüküm altına alınan cezai şart nedeniyle 2.000,00 TL bedelin yasal faizleriyle tahsilini, eksiklikleri giderecek kadar bağımsız bölümü satma hakları olduğunun tespitini talep ve dava etmiş, bilahare iskan bedeli ile birinci sözleşmenin ifa tarihinden ikinci sözleşmenin tanzim tarihine kadar geçen süre için kira kaybı taleplerinden vazgeçmiş ve kira kaybı talebini 11.139,30 TL, cezai şart talebini 16.954,50 TL, tazminat talebini 10.200,00 TL ve işlemiş faiz türünü ticari faiz olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirmediği, inşaatta noksan ve kusurlar bulunduğu, davacıların davalı yükleniciden alacaklı oldukları gerekçesiyle, davanın kabulü ile 11.139,30 TL kira kaybının, 16.954,50 TL cezai şart alacağının ve 10.200,00 TL tazminatın ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı, kira kaybının, sözleşme bedelinin, cezai şartın tahsili ve eksiklikleri giderecek kadar bağımsız bölümü satma hakkının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece hüküm altına alınan ve sözleşmenin 1. ve 2. maddeleri ile belirlenmiş 10.200,00 TL’lik hisse bedeli, alınıp verilecek bir bedel olmayıp, sözleşmenin tanzimi esnasında sözleşmeye yazılması gereken ve sözleşme değerini belirleyen bir bedeldir. Bu bedel yüklenici tarafça, sözleşme gereği arsa sahibi hissesine düşen bağımsız bölümler teslim edildikçe ödenmiş sayılacaktır. Bu husus taraflar arasında tanzim edilen sözleşmenin bahsi geçen maddelerinde de aynen hüküm altına alınmıştır.
Açıklanan nedenlerle; mahkemece, 10.200,00 TL’lik hisse bedeline ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile kabulü doğru olmamıştır.
3-Taraflar arasında tanzim edilen 21.10.2004 tarihli ikinci sözleşmenin 7. maddesi ile; davacı arsa sahibinin ilk sözleşmeye dayalı olarak kazandığı tazminat hakları saklı tutulmuş olup, bu hüküm ile ancak ikinci sözleşmenin tanzim tarihine kadar kazanılmış hakların korunması mümkündür. İkinci sözleşmede ayrıca bir teslim süresi öngörüldüğü, önceki sözleşme ile tespit edilmiş teslim tarihi ile ikinci sözleşmenin tanzim tarihine kadar tahakkuk eden tazminata ilişkin talepten de davacı vekilinin 25.05.2010 tarihli beyanı ile feragat edildiği dikkate alındığında, mahkemece, kira kaybına ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak kabulü doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.07.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.