YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6015
KARAR NO : 2015/1950
KARAR TARİHİ : 26.03.2015
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, kooperatif üyesi olan müvekkilinin bankadan çektiği krediyi kooperatif borçlarından ötürü kooperatif başkanına verdiğini, çektiği kredinin bir miktarının kooperatif tarafından ödendiğini ancak kalan kısmın ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 26.750,00 TL’nin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif kayıtlarında davacının iddia ettiği kredinin kooperatif hesabına girdiğine ilişkin bilginin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; kooperatif üyesi olan davacının çektiği krediyi davalı kooperatife verdiğine ilişkin iddiasının kanıtlanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ortak tarafından kooperatife verildiği ileri sürülen borcun tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli inceleme ve araştırmayı içermemektedir.
Somut olayda, davacının davaya konu borcun kaynağını teşkil eden ve kooperatife verilmek üzere çekildiği belirtilen kredinin kooperatif uhdesine girip girmediği, kooperatif için kullanılıp kullanılmadığı, kredi çekildiği tarih ve öncesindeki kooperatifin mali yapısı, aidat ve diğer kaynaklardan gelen ödeme gücü, harcamanın ne şekilde muhasebeleştirildiği, kasa hareketlerine göre davacının ödeme iddiası ile kooperatifin gelir ile giderlerinin uyum gösterip göstermediği hususlarında, özellikle kooperatif kayıtlarında geçen davacı tarafından verildiği tespit edilen 14.627,00 TL avans kaydı ile ilgili kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişi aracılığı ile kooperatif defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle denetime elverişli bir rapor alınması, defter ve belgelerin kendi gözetim ve denetiminde tutulması gerektiği olgusu nazara alındığında, kooperatif kayıtlarındaki düzensizlik ve karışıklığın, borç verdiğini iddia eden ortak lehine sonuç doğurmayacağının ilke olarak kabul edilmesi ve davacının yaptığını iddia ettiği ödemeleri kesin delillerle ispatlaması gerekir. Özellikle, konut yapı kooperatiflerinin tip anasözleşmesinin “Amaç ve faaliyetler” kenar başlıklı 6/5 maddesinde kooperatifin ancak finans kuruluşlarından kredi alabileceği öngörülmüş olduğundan, kooperatif anasözleşmesi getirtilmek suretiyle, amaç ve faaliyet konusuna ilişkin hükmü incelenerek, kooperatif ihtiyacının karşılanması için ne şekilde finansman sağlandığı üzerinde durulmalıdır.
Öte yandan davalı kooperatif yöneticileri hakkındaki … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/373 E. sayılı ceza dosyası da getirtilip yeniden incelenmeli ve ceza dosyanın geldiği aşamadaki belgeler ve varsa bilirkişi raporları dikkate alınmalıdır.
Mahkemece, açıklanan bu ilkeler doğrultusunda araştırma yapılıp, uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken, bu hususlara ilişkin tespit ve görüş içermeyen ve denetime elverişli bulunmayan bilirkişi raporlarına itibar edilerek, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.