Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2014/525 E. 2014/1769 K. 10.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/525
KARAR NO : 2014/1769
KARAR TARİHİ : 10.03.2014

MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/02/2013
NUMARASI : 2010/260-2013/62

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin Antalya 2. Noterliği’nin 19.10.1998 tarih ve 34106 yevmiye sayılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca Antalya Merkez .. Mah. 5354 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaat yapmayı, arsa sahiplerinin de yapılan inşaat karşılığında 4 adet dükkan ve 8 adet daireden, 2 adet dükkan ve 4 adet daire dışındaki tüm daire ve dükkanların tapusunu müvekkiline devretmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin sözleşme ve ek protokol ile kararlaştırılan şekilde inşaatı tamamlayıp, teslim ettiğini ancak, devri gereken 5 nolu bağımsız bölüm ile 10 nolu bağımsız bölümün 1/3 hissesinin devrinin yapılmadığını, 08.01.2004 tarihli ihtarname ile tapularının devir ve tescilinin talep edildiğini ancak, davalıların devri yapmadığını, sözleşmeye dayalı açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2006/227 Esas, 2009/448 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne ve davaya konu taşınmazların tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verildiğini, müvekkili şirketin inşaat müteahhitliği işi ile uğraştığını, yapmış olduğu inşaatların satışından gelir elde ettiğini, 5 nolu bağımsız bölümün dava dışı İ. B., 10 nolu bağımsız bölümün dava dışı Y. Y. satışı yapılmışsa da tapu devrinin yapılamadığını, bu nedenle 5 nolu bağımsız bölümün satışından dolayı 22.370,00 TL, 10 nolu bağımsız bölümün satışından dolayı 5.760,00 TL bakiye alacağını tapu kaydı devredilmediğinden tahsil edilemediğini, müvekkiline ait ticari defter ve kayıtların incelemesi halinde bakiye alacağın tahsil edilemediğinin açıkça görüleceğini, sözleşmeye aykırı davranış nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın, elde etmekten mahrum kaldığı kâr olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin uğradığı kazanç kaybı karşılığında denkleştirici adalet gözönünde tutularak şimdilik 7.500,00 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davacının yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebi ile hakkında açılmış ve kesinleşmiş Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; Antalya 7.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ilgili kararı ile davacının tapu kaydının iptaline ve kendisi adına tesciline karar aldığı, bu kararın kesinleştiği, dolayısıyla ortada bir mağduriyetin kalmadığının görüldüğü, davacının tapunun devredilmemesi sebebi ile uğradığı somut bir maddi zarar bildirmediği ve ispat edemediği, zaten yargılama süreci içerisinde tapuyu üzerine almaya hak kazandığının anlaşıldığı, davacının talebinin yerinde görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davacı tarafın dava konusu bağımsız bölümlerin bedelini eksik aldığı ve bu sebeple zarara uğradığı yolundaki iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerekmesine, bu doğrultuda herhangi bir yazılı delil ya da yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge veya delil sunamamasına, davacı tarafın tek taraflı tuttuğu ticari defter, kayıt ve tanık anlatımlarıyla iddiasını kanıtlamasının mümkün bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.