Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2014/1257 E. 2014/1258 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1257
KARAR NO : 2014/1258
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

MAHKEMESİ : Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2007
NUMARASI : 2007/229-2007/229

Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tüm taleplerin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı karşı davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa malikleri arasında 10.05.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereği davacının yükümlülüklerini yerine getirdiğini, arsa sahiplerinin haksız olarak fesih talebinde bulunduklarını ileri sürerek, ilk olarak fesih bildiriminin iptali ile müvekkile inşaatın bitirilmesi için makul bir süre tanınmasını, sözleşmenin tapu kaydına şerh verilmesini, bu talep yerinde görülmediği takdirde fesih bildiriminin haksız olması nedeniyle ileriye etkili sonuç doğurmasına karar verilerek tüm zararlarının karşılanmasını talep ve dava etmiş, ayrıca 288 ada 8 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına dair mahkeme kararının bozulması üzerine, tedbirin devamını, tedbirin kaldırılması halinde alacaklarının güvencesi olmak üzere ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasını, sözleşmenin tapu kaydına şerhini veya davalıdır şerhi konulmasını ve sözleşmenin 8. ve 9. Maddeleri uyarınca tek başına tapuya şerh verilmesi için yetki verilmesini talep etmiştir.
Davalı-karşı davacılar vekili, yüklenicinin açtığı davanın haksız olduğunu, edimlerini yerine getirmediğini, tedbir talebinin haksız olduğunu savunarak, asıl davanın reddini istemiş; karşı davasında ise, akdin feshi ile tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın Dairemizin 09.10.2013 gün ve 2013/7082 E.-6234 K. sayılı ilamı ile bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı-karşı davalı vekilinin tedbir ve şerh konulmasına ve yetki verilmesine ilişkin tüm taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararlar, davacı-karşı davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı ve 21.02.2014 tarihli kararı ile ilk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararların bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar istinaf yolu yerine temyiz yoluyla incelenemeyeceğine ve temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verilmiştir. Bu nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin anılan kararlar yönünden temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-11.12.2013 tarihli kararın ihtiyati haciz istemine ilişkin kısmı yönünden: 1982 Anayasasının 141/3. maddesine göre bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde de kararların ne şekilde yazılması gerektiği açıklanmıştır. Davacı-karşı davalı vekili 06.12.2013 tarihli dilekçesi ile diğer istemleri yanında ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talep etmiştir. Bu talep, İİK’nın 257. ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati haciz talebi olarak anlaşılmalıdır. Davacının bu talebi yasaya uygun bir gerekçe gösterilmeksizin reddedilmiştir. Kararın yasal ve yeterli gerekçeyi içermediği açık olup bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalılar vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.