Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/889 E. 2013/962 K. 20.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/889
KARAR NO : 2013/962
KARAR TARİHİ : 20.02.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen alacak davasında davacı vekilinin talebi üzerine verilen ihtiyati tedbir kararının, davalı kooperatif vekilince kaldırılması isteminin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müflis kooperatif ile davalı arsa sahibi … arasında 31.05.1994 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmeye dayanarak arsa sahibi tarafından üç adet özel vekaletname verildiğini ancak vekaletnamelerde ruhsat alma yetkisinin bulunmadığını, 04.06.1997 tarihinde arsa payı karşılığı ikinci bir inşaat sözleşmesi daha imzalandığını, anılan sözleşmeler uyarınca … ilçesi, … köyü, …. … mevkii, 43225 ada, … parsel nolu taşınmaz üzerine 80 daire imal edildiğini, davalı arsa sahibi tarafından vekaletnamede ruhsat için yetki verilmediğinden binalara ruhsatsız olarak başlandığını, bunu bilmesine rağmen davalı arsa sahibinin belediyeye şikayette bulunduğunu, belediye tarafından kaçak ve ruhsatsız yapının yasa ve yönetmeliğe uygun proje tasdik ettirilerek ruhsata bağlanması aksi takdirde İmar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince yapıların yıkılmasına karar verildiğini, davalı arsa sahibinin daha sonra Noter’den ihtarname göndererek sözleşmeleri feshettiğini bildirdiğini, çok kısa bir süre sonra da diğer davalı… Bakış Konut Yapı Kooperatifi ile düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaparak mevcut bitmiş 80 daireyi satıp kalan arsa için inşaat sözleşmesi yaptığını, bu tarihten sonra karşılıklı çok sayıda dava açıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ….000.000,00 TL imalat bedelinin ….07.2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile … İlçesi, … Köyü, … … mevkii, 43225 ada, … parsel nolu taşınmaz üzerine …. kişilere devir ve temlikin önlenmesi amacıyla tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, tensip ara kararı ile … ili, … İlçesi, … Köyü, …. .. mevkii, 43225 ada, … parselde bulunan taşınmazın tapu kaydına ….kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmuş, davalı … Konut Yapı Kooperatifi’nin tedbirin kaldırılmasına ilişkin itirazı, mahkemece ….09.2012 tarihinde dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda reddedilmiştir.
Tedbirin kaldırılması isteminin reddine ilişkin ara karar, davalı… Bakış Konut Yapı Kooperatifi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
…- HMK’nın 394/…. maddesinde, tedbir kararına itiraz üzerine mahkemenin ilgilileri dinlemek üzere davet edeceği, gelmedikleri takdirde dosya üzerinde inceleme yaparak kararını vereceği belirtilmiş olup, itiraz üzerine incelemenin duruşmalı yapılması zorunlu …/…
olduğundan, mahkemece öncelikle, duruşma günü verilerek ilgililer dinlenmek üzere usulen davet edildikten sonra gelmeseler dahi itiraz sebepleri incelenerek sonucuna göre gerekçeli karar yazılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekir. İhtiyati tedbir kararlarının içeriğinin HMK’nın 391/…. maddesine uygun olması gerektiği gibi, itiraz üzerine verilen kararın da HMK’nın 297/…-c maddesine uygun olarak yazımı gereklidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/…-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. Yine Anayasa’nın 141/…. madde hükmü de tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olmasını buyurmaktadır. Kararlarda bulunması gereken gerekçeler sayesinde taraflar, hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilecekleri gibi, karar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da HUMK’nın 428. maddesi uyarınca … incelemesi sırasında ancak bu gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı saptanabilecektir. Diğer bir anlatımla, … denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir. Açıklanmaya çalışıldığı üzere, mahkemece, tarafların tüm delillerinin açıkça değerlendirilerek davanın hangi gerekçeyle reddedildiğinin karara yansıtılması gerekirken, yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması, Anayasa’nın …. maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesini, HMK’nın …. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin …. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkını ihlal edecektir.
Bu durumda, taraflar davet edilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, üstelik “toplanan delillere göre” şeklindeki bir gerekçe ile yetinilerek, denetime elverişli olmayan gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
…-Kabule göre; ihtiyati tedbirinin şartlarını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nın 389/…. maddesine göre, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” İhtiyati tedbir, bu madde hükmü uyarınca kural olarak kendisi çekişmeli olan, bir diğer ifade ile davacının üzerinde ayni hak iddia ettiği malların üçüncü kişilere devrinin engellenmesi amacını güder. Bir alacağın güvence altına alınması için öngörülen geçici hukuki himaye yolu ise İİK’nın 257 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati haciz olup, bununla mal üzerinde bir ayni hak iddiası ileri sürülmemekte, malın üçüncü kişiye devrine engel olunmamakta, bunun yerine alacağın o malın satış bedelinden karşılanması ve malın devri halinde haczin, devralana karşı da dermeyan edilebilmesi imkânı sağlanmaktadır. Bu durumda mahkemece, aynı üzerinde uyuşmazlık bulunmayan bağımsız bölümler üzerine sırf, davacının varlığını iddia ettiği alacağın teminat altına alınmasına yönelik olarak tedbir kararı verilmesi doğru olmadığından, davalı kooperatif vekilinin itirazının kabulü gerekirken, reddi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda … nolu bentte açıklanan nedenlerle, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile itirazın reddi kararının, itiraz eden davalı kooperatif yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ….02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.