Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/8483 E. 2014/1419 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8483
KARAR NO : 2014/1419
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : Nazilli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/04/2013
NUMARASI : 2012/101-2013/125

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil mümkün olmazsa tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi Ş. D..ile davalı arsa maliki arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, arsa malikinin, yükleniciye düşen daireleri teslim etmediğini ileri sürerek, iki adet dairenin tapusunun iptâli ile adlarına tescilini, mümkün olmadığı takdirde, imalât bedeli olan 66.000,00 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin feshedildiğini, tapu iptali ve tescil istenemeyeceğini, davacılara düşecek dairelerden birisinin tapusunun, sözleşme gereği İsmail Karaca isimli şahsa geçtiğini, bu işlem sırasında sözleşmenin 10. maddesine göre inşaatın kaba aşamada olduğunu, İsmail isimli kişinin bu yeri Mehmet isimli şahsa, onun da Hüseyin Humara’ya sattığını savunmuştur.
Mahkemece, kaba inşaat yapıldığında devri gereken dairenin bedelinden davalının fesih tarihine kadar gerçekleşen kira bedelinin tenzili ile kalan 12.930,00 TL’nin davalıdan tahsiline dair verilen karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 06.02.2012 tarih, 2011/3296 E, 2012/621 K. sayılı ilamıyla, davalı tarafın davaya verilen cevap ile akdin feshedildiğini bildirdiği, bu davada da fesih tarihine kadar yapılan imalat bedelini istemek suretiyle akdin feshi hususunda tarafların iradelerinin birleştiği, bu durumda davacının yaptığı tüm imalatın fesih tarihindeki mahalli rayiçlere göre bedeli saptanarak yine dava tarihi itibariyle davacıya önceden devredilen dairenin rayiç bedeli belirlenen imalat bedelinden mahsupla sonuca varılması, ayrıca kira kaybı müspet zararlardan olup akit feshedildiğinden istenemeyeceğinden kira alacağının mahsubunun doğru olmadığı ve tespit tarihinde davalının temerrüdü gerçekleşmemiş olduğundan davalıya gönderilen 30.11.2007 tarihli ihtarnamenin tebliğ edildiği 03.12.2007 tarihinden itibaren faizin başlatılması gerektiği belirtilerek bozulması üzerine; Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; dava tarihi itibariyle natamam ve %40 seviyedeki betonarme karkas binanın 87.500,00 TL olduğu, satışı yapılan bir dairenin değerinin 18.700,00 TL olması nedeniyle bu bedelin mahsubu ile taleple bağlı kalınarak 66.000.00 TL’nin 03.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.