Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/8465 E. 2014/2053 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8465
KARAR NO : 2014/2053
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/02/2012
NUMARASI : 2009/273-2012/74

Taraflar arasında görülen tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 13.09.2013 gün ve 2013/3876 Esas, 2013/5369 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacılar vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
– KARAR –
Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında, müvekkillerine ait taşınmaz üzerinde inşaatlarına başlanılan ancak yarım kalan blokların tamamlanması konusunda yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, müvekkillerine verilecek D blok inşaatının 90 gün içerisinde bitirileceği kararlaştırılmasına rağmen, yüklenicinin inşaatı belirlenen bu sürede teslim etmediğini, sözleşmede gecikme halinde her bir bağımsız bölüm için aylık en yüksek rayiç üzerinden arsa sahiplerine kira bedeli ödeneceğinin düzenlendiğini, müvekkilerine ait 9 adet bağımsız bölüm için 8 aylık gecikme nedeniyle oluşan toplam 32.400,00 TL kira bedelinin ödenmesi için çekilen ihtara rağmen davalının ödeme yapmadığını ileri sürerek, bu meblağın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların, dairelere sözleşmeye göre bitirilmesi gereken süreden önce taşındıklarını, her ne kadar davacılar imzadan imtina etmişlerse de teslim konusunda protokol yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacılar, davalı yüklenicinin 07.12.2005 tarihinde yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden itibaren 90 gün içerisinde D blok’taki daireleri eksiksiz olarak teslim etmediğini ileri sürerek kira bedeli talep etmişse de, dinlenen davalı tanıklarının D blok inşaatındaki eksikliklerin süresinde tamamlandığı, ayrıca davacıların sözleşme tarihinden önce bu blokta yer alan daireleri kullanmaya başladıkları yönündeki beyanları karşısında, davacıların iddialarını ispatlayamadıkları gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 13.09.2013 tarih ve 2013/3876 Esas, 2013/5369 Karar sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davacılar vekili karar düzeltme istemiştir.
Davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında 07.12.2005 günü düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, daha önceki yüklenici tarafından yapılan ancak eksik bırakılan A, B, C ve D blok inşaatlarının yüklenici tarafından tamamlanarak D bloktaki 11 adet dairenin sözleşme tarihinden itibaren 90 gün içinde yapı kullanım izin belgesi alınarak arsa sahiplerine teslimi, aksi halde gecikme tazminatı ödenmesi kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin genel şartlar başlıklı 6. maddesinde, inşaatın kabulü ile ilgili özel bir düzenleme bulunmakta olup, anılan düzenlemeye göre, inşaatın bitirilmesi halinde arsa sahiplerinin inşaatı denetleyecekleri ve dava dışı 3. kişi Türki Salın tarafından inşaatın durumunu gösterir kabul protokolünün birlikte imzalanacağı düzenlenmiştir. Davalı tarafından ibraz edilen 07.03.2006 tarihli ‘kabul protokolü’ başlıklı belgenin, arsa sahiplerince imzalanmadığı anlaşılmaktadır. Davacı arsa sahiplerince bu tarihten yaklaşık 1 yıl sonra yaptırılan tespitte ibraz edilen 09.04.2007 tarihli bilirkişi raporuna göre, arsa sahiplerine ait D blok’un ortak alanları ile dairelerinde halen eksiklik bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yüklenici, davacılara ait bağımsız bölümleri yapı kullanım izin belgesi alarak teslimi taahhüt etmesine rağmen yapı kullanım izin belgesinin alınıp alınmadığı mahkemece araştırılmamıştır. Davalı yan, arsa sahiplerinin bağımsız bölümlerini teslimi gereken tarihten önce teslim alarak tasarruf ettiklerini savunmuş, mahkeme tanık beyanlarını esas alarak davanın reddine karar vermiştir. Öncelikle, davacılara ait bağımsız bölümlerin sözleşme şartlarına uygun şekilde teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü yükleniciye aittir. Sözleşmede yapı kullanım izin belgesi alınması koşulu bulunmasına rağmen, anılan şart yerine getirilmeden arsa sahiplerince bağımsız bölümlerin alınıp tasarruf edildiğinin kanıtlanması halinde teslim tarihinden sonraki dönem için gecikme tazminatına hükmedilemez. Ancak, yüklenici her bir bağımsız bölümün hangi tarihte teslim edildiğini veya hangi bağımsız bölümün hangi tarihten itibaren arsa sahiplerinin tasarrufunda olduğunu teslime ilişkin belgeler, elektrik, su ve benzeri abonelikler, kiralama olgusunun isbatı gibi taşınmazın tasarruf edildiğine ilişkin belgelerle kanıtlamalıdır. Bu durumda, davalının, dairelerin süresinde teslim edildiğini savunması bulunduğuna göre, arsa sahiplerine ait her bir bağımsız bölümün teslim tarihinin ayrı ayrı belirlenerek teslimde temerrüdün oluşup oluşmadığı denetime elverişli şekilde belirlenmeden soyut ve tüm bağımsız bölümlere ilişkin ayrı ayrı bilgi içermeyen tanık beyanlarına itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekirken sehven onanmasına karar vermek doğru olmadığından, davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 13.09.2013 tarih ve 2013/3876 Esas, 2013/5369 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılarak mahkeme kararının anılan gerekçe ile davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 13.09.2013 tarih ve 2013/3876 Esas, 2013/5369 Karar sayılı bozma ilamının ortadan kaldırılarak, mahkeme kararının yazılı gerekçe ile davacılar yararına BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 18.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.