Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/8138 E. 2014/930 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8138
KARAR NO : 2014/930
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/06/2013
NUMARASI : 2012/93-2013/417

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin 1998 yılından itibaren davalı kooperatifin 21 nolu üyesi olduğunu, bu durumun 1998 ve 1999 yıllarına ait 3. ve 4. genel kurul hazirun cetvellerinde görüleceğini, tüm aidatları ödediğini, durumunu öğrenmek için davalıya iadeli taahhütlü mektup ve noter ihtarı gönderdiklerini, davalının cevabi ihtarında müvekkilinin kooperatif üyesi olmadığını bildirdiğini, 2000 yılındaki genel kurul hazirun cetvelinde davacıya yer verilmediğini, oysa 1999 yılı genel kurulundan sonra istifa etmediğini ileri sürerek, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatif ortağı olmadığını, kooperatifin 1996 yılında faaliyete geçtiğini, davacının ödemelerinin hesaplarda blokeli olup, kullanılmadığını, kendisinin üyeliğe kabulü konusunda kooperatifin almış olduğu bir yönetim kurulu kararı bulunmadığını, uzun süredir kooperatif ile ilişki kurmayan davacının üyelik tespit isteminin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 20.10.2011 tarih ve 2011/882 esas, 2011/1184 karar sayılı ilamıyla; eksik incelemeye dayalı şekilde hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece, bozma ilamına uyularak yargılama sonucu alınan ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından yapılan aidat ödemelerinin davalı kooperatifçe kullanıldığı, hatta repo geliri elde edildiği öte yandan davacının ismine hazirun cetvelinde yer verilmediği, genel kurula çağrılmadığı, bu süre içerisinde kooperatifle yazışma yapmadığı, davalının kooperatife uzun süre uğramadığı ve aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmediği, 2001 yılından 2007 yılına kadar geçen uzun süre boyunca davalı kooperatife uğramayan davacının üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği, yani davacının eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı, böylece açtığı davanın TMK’nın 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.