Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/8000 E. 2014/648 K. 31.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8000
KARAR NO : 2014/648
KARAR TARİHİ : 31.01.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 01/04/2013
NUMARASI : 2012/36-2013/82

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, yönelik olarak verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK’nun 438/I. maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle HUMK’na eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2013 yılı için 18.563,00 TL’dir.
Temyize konu kararda kabul edilen miktarın 6.147,65 TL olması nedeniyle, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya ait iş yerinde teknik, danışma, denetim ve havuz bakım hizmeti vermekte iken davalının sözleşmeyi 28.02.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere haksız olarak feshettiğini, bu tarihe kadar hizmet veren müvekkilinin alacağının ödenmemesi üzerine davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının alacağın 7.363,53 TL kısmına haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini ve %40 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; havuz hizmetine ilişkin taraflar arasındaki sözleşmede kayıt bulunmaması nedeniyle davalı tarafça kabul edilen 2.251,54 TL kısım ile bağlı kalınması gerektiği, diğer hizmetlerle birlikte davacı alacağının toplam 42.105.24 TL olduğu, davalı tarafça kabul edilen 36.301,25 TL mahsup edildiğinde davacının bakiye 5.803,99 TL fatura alacağı ile 65,51 TL işlemiş faiz ve 278,14 TL noter masrafı dahil olmak üzere toplam 6.147,65 TL alacaklı bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 7/h-m maddesinde kararlaştırılmış olan birim fiyat artışlarının daha önceki dönemlerde uygulanmamış olmasının davacının bu hakkından feragat ettiği anlamına gelmeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile kısmi itirazın 5.803,99 TL asıl alacak, 65,51 TL işlemiş faiz olmak üzere 6.147,65 TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren davacı talebini aşmamak üzere avans faizi işletilerek takibin devamına, kabul edilen kısım üzerinden % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Dava, taraflar arasındaki teknik, danışma ve denetim hizmetlerinin görülmesine ilişkin sözleşmeden kaynaklanan 2011 Ocak ayı hizmet bedellerinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı işverene ait iş yerinde teknik, danışma ve denetim hizmetlerinin davacı yüklenici tarafından yerine getirilmesi amacıyla taraflar arasında 03.09.2008 tarihinde hizmet sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmenin 7/h maddesinde, bir sonraki dönem fiyatı tespitinin TUİK 2003=100 tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) ile TUİK 2003=100 üretici fiyatları endeksinin (ÜFE) son altı aylık artışlarının aritmetik ortalaması oranında arttırılacağı kararlaştırılmıştır.
Bu hüküm uyarınca, uyuşmazlık konusu Ocak 2011 ayına ilişkin hizmet fiyatları belirlenirken, önceki dönem olan ve taraflarca kabul edilen Aralık 2010 ayındaki hizmet fiyatları esas alınarak, bu fiyatlar üzerinden arttırım yapılarak, davacının üç ayrı hizmet bedeline ilişkin Ocak 2011 ayı alacağının hesaplanması gerekirken, artışa ilişkin hükmün geçmişe yönelik uygulanması suretiyle sözleşme tarihinden Ocak 2011 ayına kadar geçen altı aylık dönemlerde taraflar arasında uygulanmayan fiyatlar esas alınarak takip konusu dönem alacağının hesaplanması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.