YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7900
KARAR NO : 2014/455
KARAR TARİHİ : 27.01.2014
MAHKEMESİ : Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/09/2013
NUMARASI : 2013/933-2013/1182
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Şikayetçi vekili, müvekkilinin alacağından dolayı borçlu hakkında alınan ihtiyati haciz kararı gereğince borçluya ait taşınmaz hissesi üzerine haciz konulduğunu, takibe geçildiğini ve borçluya ödeme emri ve senet suretinin tebliğ edildiğini, borçlu tarafından İcra Mahkemesi’ne şikayetle senet aslının kasada olmadığından bahisle ödeme emrinin iptaline dair karar alındığını, müvekkilinin haczinden ve takibinden sonra icra takibi yapan şikayet olunana ait dosyaya borçlu tarafından herhangi bir şikayet olmadığından şikayet olunanın takibinin müvekkilinin dosyasından önce mal kaçırmak gayesi ile kesinleşmesinin sağlandığını, şikayet olunana ait dosyadan borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, ödeme emrinin tebliğine ilişkin belgede tebliğ yapan memurun isim ve soyadı yazılı bulunmadığından ödeme emri tebliğ işleminin geçersiz olduğunu, şikayet olunanın takibinin müvekkilinin takibi yönünden kesinleşmiş kabul edilemeyeceğini, bu nedenle şikayet olunana pay ayrılmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.
Şikayet olunan vekili, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünü ancak borçlunun ileri sürülebileceğini, ayrıca ödeme emrinin borçluya bizzat tebliğ edildiğini, öğrenme halinde tebliğ usulsüzlüğünün ileri sürülemeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ödeme emri tebliğine ilişkin usulsüzlüklerin, diğer alacaklıların haklarına etki etmesi durumunda, sıra cetveline itiraz aşamasında diğer sıradaki alacaklılar tarafından ileri sürülebileceği, şikayet olunana ait Bakırköy 8. İcra Müdürlüğü’nün 2011/6057 Esas sayılı dosyasından borçluya çıkarılan ödeme emrinde tebliğ memurunun ad ve soyadının yazılı olmadığı, bu hali ile ödeme emri tebliğinin Tebligat Kanunu’na göre usulüne uygun olmadığı, ancak Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliği öğrenmiş olması halinde tebligatın geçerli olacağının kabul edildiği, ödeme emrinin borçluya bizzat tebliğ edildiği ve imzasının alındığı, ödeme emrinin borçlu tarafından öğrenildiği anlaşıldığından, ödeme emrinin usulüne uygun olmadığına ilişkin itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nın 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.