Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7889 E. 2014/1186 K. 19.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7889
KARAR NO : 2014/1186
KARAR TARİHİ : 19.02.2014

MAHKEMESİ : Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/04/2013
NUMARASI : 2007/433-2013/157

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı K.. O.. ile davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin 25.02.1996 tarihli genel kurulda kararlaştırılan aidatı ödemedikleri gerekçesiyle üyelikten ihraç edildiklerini, aidat toplanmasına dayanak teşkil eden bu genel kurulun iptali istemiyle açılan dava sonucunda genel kurulun iptal edildiğini ve böylelikle müvekkilleri hakkında alınan ihraç kararının hükümsüz hale geldiğini, bunun üzerine müvekkillerinden N.. K.. ve R.. Ç..’nin katıldığı 03.07.1999 tarihli genel kurulda 65 gün içinde olağanüstü bir genel kurul toplantısı yapılmasına, mahkeme kararı ile üyeliğe dönenlerin hazirun cetveline ilavesine oybirliği ile karar verildiğini, ancak kararlaştırılan bu olağanüstü genel kurul toplantısının yapılmadığını, müvekkillerinin sonraki genel kurullara çağrılmadıklarını, üyeliklerinin gözardı edildiğini, üye olarak yaptıkları ödentilerin kendilerine iade edilmediğini ileri sürerek, müvekkillerinin kooperatif üyesi olduklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı kooperatif, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; 25.02.1996 tarihli genel kurulun iptali istemiyle açılan dava sonucunda verilen kararın, o davayı açan davacıların dava konusu kooperatif arsasının hukuki durumu netlik kazanıncaya kadar ihraç işlemlerinin askıya alındığı ve genel kurulun bu yöndeki kararın iptal edildiği şeklinde yorumlanması gerektiği, davacılardan Rezzan ve Nefise’nin, bu kararı 03.07.1999 tarihli genel kurulun gündemine getirdiği, ancak kooperatifin TMK’nın 2. maddesine aykırı olarak anılan davacıların üyeliğe kabulü yönünde bir işlem tesis etmediği, 25.02.1996 tarihli genel kurulun iptali istemiyle dava açanlardan Rezzan ve Nefise’nin kooperatif üyeliğinin devam ettiği, davacılardan K.. O..’ın ise ortaklıktan çıkarma kararından sonra yasal süre içerisinde bir iptal davası açtığına ilişkin dosya kapsamı içerisinde bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, bu davacının 25.02.1996 tarihli genel kurul aleyhine dava açmamış olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacılardan N.. K.. ve R.. Ç..’nin kooperatif ortaklıklarının devamına ve üyeliklerinin tespitine, davacı K.. O.. hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı K.. O.. ve davalı kooperatif vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davalı kooperatif vekili tarafından Dairemize sunulan 17.02.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz isteminde bulunulmuş ise de, mahkeme hükmü davalı kooperatifin ticaret sicilinde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca 13.06.2010 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ve hüküm Dairemize sunulan temyiz dilekçesinin havale tarihi itibariyle HUMK’nın 432. maddesinde öngörülen 15 günlük temyiz süresinin geçtikten sonra temyiz edilmiştir. Temyiz dilekçesinin 17.02.2014 tarihinden sonra mahkemeye sunulması, temyiz kaydının yapılması ve temyiz harcının yatırılması halinde dahi temyiz süresi geçirilmiş olacağından ve bu yöndeki eksiklikler sonucu etkilemeyeceğinden, anılan eksikliklerin giderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmemiş, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas, 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Davacı K.. O.. vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle aidat toplanmasına ilişkin tüm ortakları ilgilendiren 25.02.1996 tarihli genel kurul kararının iptali kararından, iptal davası dava açsın ya da açmasın mevcut tüm ortakların yararlanması mümkün ise de, 1996 yılında davacı K.. O..’ın ihracından, diğer davacıların istifasından 3 yıl sonra toplanan 03.07.1999 tarihli genel kurulda “mahkeme kararı ile üyeliği dondurulanların hazirun cetveline ilavesine” karar verilmiş olup, bu kararın kapsamına, 25.02.1996 tarihli genel kurul kararının iptali davasının davacıları arasında yer almayan, dolayısıyla ihraç kararı tedbir kararı ile askıya alınmış olmayan K.. O.. girmediği gibi, bu davacı tarafça yargılama aşamasında ve temyiz dilekçesinde, varlığı konusunda ihtilaf bulunmayan ihraç kararının iptali yönünde dava açtığına ilişkin bir iddiada bulunup bu yönde herhangi bir belge sunulmamasına ve aidat toplanması kararının iptalinden, ihraç kararı kesinleşmiş bir ortağın yararlanmasının mümkün bulunmamasına göre, temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı K.. O.. vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacı K.. O..’tan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.