Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7870 E. 2014/612 K. 31.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7870
KARAR NO : 2014/612
KARAR TARİHİ : 31.01.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 39. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/05/2013
NUMARASI : 2012/136-2013/104

Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Davacı vekili, borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde yer alan davalı T.. A…’nin alacağının muvazaalı olduğunu, bu dosyadan satış istenmemesinin de bu iddiayı desteklediğini, alacağın varlığının kabulü halinde dahi, miktarının bu kadar olmadığını, genel kredi sözleşmesine dayanılarak yapılan icra takibinde, önce rehine müracaat kuralına uyulmadığını, satış istenmemesi nedeniyle haczin düştüğünü, 20.5.2004 tarihinde konulan haczin de müvekkilinin haczinden sonra konulduğunu, İİK’nun 264. maddesindeki şartlara uyulmaması nedeniyle ihtiyati haczin hükümden düştüğünü, dosya hesabının da fazla çıkartıldığını, geçersiz ve fazla faiz talep edildiğini, davalı T… Marine Fuels Dış Tic. Ltd. Şti.’nin alacağının muvazaalı olduğunu, alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla oluşturulduğunu, davalı vekilinin daha önce borçlu şirketin vekaletini deruhte ettiğini, alacağın varlığının tesbiti halinde miktarının bu kadar olmadığını, tahsilatların dosyaya yansıtılmadığını, yasal süresi içinde satış istenmediğinden haczin düştüğünü, İİK’nun 264. maddesindeki şartlara uyulmaması nedeniyle ihtiyati haczin hükümden düştüğünü, dosya hesabının da fazla çıkartıldığını, geçersiz ve fazla faiz talep edildiğini ileri sürerek, davalı alacaklarının sıra cetvelinden çıkartılmasına, bu talebin kabul edilmemesi halinde, davalı hacizleri düştüğünden, davalılara ayrılan payın müvekkilinin alacağına eklenmesine, ödemelerin öncelikle müvekkiline yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı T.. A… vekili, müvekkili ile dava dışı B… Denizcilik Nakl. ve Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine, dava dışı borçlu R. F. tarafından kefil sıfatıyla imza konulduğunu, borcun ödenmemesi nedeniyle asıl borçlu ve kefiller aleyhine takibe girişildiğini, alacağın gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını, takibin iptaline yönelik olarak borçlu tarafından yapılan şikayetin kabulüne dair İcra Mahkemesi kararının, Yargıtay’ca bozulduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı T.. Marine Fuels Dış Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin, dava dışı B.. Denizcilik Nakl. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait H. H. Bey isimli gemiye yakıt sattığını, borçlu şirketin eleman sayısını arttırmak ve sair rüçhanlı alacakları kabartmak suretiyle alacağın tahsilini imkansız hale getirmesi üzerine eldeki takibe girişildiğini, alacağın gerçek olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davalı Tasfiye halinde T. Emlak Bankası A. Ş.’nin B…. Denizcilik Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti.’ne 200.000,-USD tutarlı kredi verdiği, adı geçen firmanın cari hesap yönünden 04.11.1999 tarihi itibariyle bankaya 224.288,99 USD borçlu olduğu, satışı yapılan taşınmaz üzerindeki haczin İcra ve İflas Kanunu’nun 106 ve 110 uncu maddeleri uyarınca düştüğü, diğer davalı T.. Marine Fuels Dış Tic. Ltd. Şti. yönünden alacağın kayıtlarla sabit olmadığı gerekçesiyle sıra cetvelinin davalılar yönünden iptaline, davalıların sıra cetvelinden çıkarılırak bu şekilde yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı Tasfiye Halinde Türkiye Emlak Bankası AŞ. vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalı T.. Marine Fuels Dış Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarına gelince; kural olarak tarafların arzularına tâbi dava ve işler sonucunda alınan ve özellikle ikrar ya da kabule dayanan hükümlerin ancak o davanın tarafları arasında delil ve kesin hüküm teşkil edeceğinde tereddüt yok ise de yargılamanın çekişmeli biçimde yapılması, hukuki inceleme içermesi halinde, bu davalarda verilen kararların nisbi etkisinin, sıra cetveline yönelik iddialar da belirli sınırlar içinde dikkate alınması uygun olur. Davalı T… Marine Fuels Dış Tic. Ltd. Şti. ile dava dışı borçlu arasında alacağın mevcudiyetine ilişkin ayrı bir dava görüldüğü ve bu davanın hükme bağlandığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece anılan dosyada belirlenen tutarın davalı alacağı olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, bu hususun gözden kaçırılması ve sadece kayıtlar çerçevesinde karar verilmesi hatalı değerlendirme ve eksik inceleme niteliğinde olup, doğru görülmemiştir.
3- Sıra cetveline itiraz davaları sonunda davalıya isabet eden paranın, öncelikle davayı kazanan davacı alacağının ödenmesine tahsisine karar vermek gerekir (İİK.m.235 kıyasen) ise de bozma nedenine göre, bu yöne ilişkin davacı temyizinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle davalı T.. A… vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, (3) sayılı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harçılarn istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.