Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7786 E. 2014/492 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7786
KARAR NO : 2014/492
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ : Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/03/2013
NUMARASI : 2012/379-2013/79

Davacı tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, iflasın ertelenmesine karar verilmesinden sonra şirketlerinin mahkemeye sunduğu proje çerçevesinde faaliyetlerine devam edip borçlarının bir kısmını ödediğini, şirketlerinin ürün vererek, nakit ödemede bulunarak toplam 415.054,46 TL’si bankalara ve diğer alacaklılar ile işçilerine borç ödemesinde bulunduğunu, şirketlerinin borçlarını ödemedeki ısrarı ve iyi niyetli yaklaşımlarının piyasada da şirketin itibarının yeniden kazanılmasına neden olduğunu, alacaklılarla yapılan görüşmeler neticesinde toplam 721.449,86 TL borç için vade farksız 36 aya varan erteleme ve yeniden yapılandırma yapıldığını, şirket ortaklarından A. T. ileride sermaye artırımlarında kullanılmak üzere şirkete borç verdiğini ve bunun 127.050,00 TL’sinin hammadde alımında kullanıldığını ileri sürerek, iflasın ertelenmesinin 20.06.2008 günü saat 14.30’dan itibaren bir yıl süre ile uzatılmasına karar verilmesini istemiştir.
Müdahiller T. İş Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş. ve T. Ö..r ve Petrol Tic. Ltd. Şti. vekilleri davanın reddini istemiş; müdahiller B. K. ve A… Plastik San. ve Tic. A.Ş. vekili, davacı şirketten alacakları olduğunu belirterek davaya katılmıştır.
Davacı vekilinin iflasın ertelenmesinin uzatılmasına yönelik yaptığı başvuru, mahkemenin 2009/72 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmiş ve 19.01.2010 tarihinde verilen karar ile bu dosyadan tefrik edilerek 2010/58 Esas sayılı dosya numarasını almış ve daha sonra 17.03.2011 tarihinde 2009/72 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece 26.04.2011 tarihinden itibaren bir yıl süreyle iflasın ertelenmesinin uzatılmasına ilişkin verilen 26.04.2011 tarihli ek karar, müdahil T. İş Bankası A.Ş. vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 01.03.2012 tarih ve 2011/4820 E, 2012/1576 K. sayılı ilamıyla İİK’nın 179. maddesinin erteleme süresini beş yıl ile sınırlandırdığı düşünüldüğünde tedbirlerle sağlanan sonucun Yargıtay incelemesinin yapıldığı tarih itibariyle dolduğu, iflas erteleme kararı kesinleşmeden, ertelemenin uzatılmasına karar verilemeyeceği, davacının T. Kalkınma Bankası A.Ş. ile kredi sözleşmesi imzalamadığından iyileştirme projesinin hayata geçirilmesinin imkânsız olduğu, kabule göre de uzatma talebi 20.06.2008 tarihinden itibaren talep edilmesine rağmen HUMK’nın 74. maddesine aykırı olarak talep aşılarak 26.04.2011 tarihinden itibaren ertelemenin bir yıl uzatılmasının da yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bu kez uyulan bozma ilamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı şirketin kayıtlarını yasaya uygun tutmadığı, borcunun arttığı, iyileştirme projesinin zamana ve belirsiz olaylara bağlı olduğu, projenin en büyük gelir kaynağı olan T. Kalkınma Bankasından alınacak kredinin dahi alınmadığı, projenin hayata geçirilmesinin imkânsız olduğu gerekçesiyle, iflas erteleme talebinin reddiyle davacının iflasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece Ticaret Mahkemesine açılan davaya bozma kararı öncesinde ” Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla” bakılmasına rağmen gerekçeli karar başlığında bu hususun yazılmamış olması ve ayrıca 22.08.2008 olan dava tarihinin 14.02.2007, 21.03.2013 olan karar tarihinin ise 19.01.2010 olarak yazılmış olması, HMK’nın 297/1. maddesinin a ve e bentleri hükmüne aykırı olmuş ise de, bu hususlar HMK’nın 304. maddesi uyarınca tarafların başvurusu üzerine veya re’sen her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata niteliğinde olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.