Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7749 E. 2014/367 K. 22.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7749
KARAR NO : 2014/367
KARAR TARİHİ : 22.01.2014

MAHKEMESİ : Karşıyaka 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2013
NUMARASI : 2012/437-2013/201

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı S.. K.. ve vekili Av. E.. G.. ile davalı vekili Av. .. gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı, davalı ile 10.12.1990 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıklarını, bu sözleşme gereğince tüm edimlerini yerine getirerek davalı bağımsız bölümlerini teslim ettiğini, ancak 7 numaralı bağımsız bölümün ½’sinin yüklenici olarak adına tescili gerekirken yerine getirilmediğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümün ½’sinin tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davaya konu bağımsız bölümün davalı adına 16.11.1992 tarihinde tescil edildiği, BK’nın 126. maddesindeki 5 yıllık sürenin geçtiği, taşınmazın bir bölümünün davacı tarafından kullanılmasının zamanaşımını kesmediği gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, taraflar arasında 10.12.1990 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği sözleşmenin 5/B maddesi hükmüne göre zeminde bulunan dükkanın batarı ile diğer bağımsız bölümlerden bir kısmının davacı yükleniciye verileceğinin kararlaştırılmış olduğu, inşaatın yapılarak arsa sahibi davalıya teslim edildiği, yapı kullanma izin belgesine göre, iki dükkanın yapıldığının anlaşıldığı, davaya konu edilen 7 numaralı bağımsız bölümün davalı adına batarlı dükkan olarak tapuda tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı, davaya konu edilen 7 numaralı dükkan vasfındaki bağımsız bölümün batar kısmının zilyetliğinde olduğunu iddia etmiş davalı vekili sorun çıkmasın diye davacı kullanımına ses çıkarmadığını beyan ederek bu iddiayı kabul etmiştir. Bu durumda davaya konu 7 nolu dükkan vasfındaki bağımsız bölümün batar kısmının davacı tarafından kullanıldığının kabulü gerekir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca edimlerini yerine getirmesi halinde 7 nolu dükkan vasfındaki bağımsız bölümün batar kısmının davacıya verilmesi kararlaştırıldığına ve anılan yerin ilk günden itibaren davacı tarafından kullanılıyor olmasına göre davacının talebi açısından zamanaşımı işlemez.
Bu durumda, mahkemece, davalı tarafın zamanaşımı def’inin reddedilerek işin esasına girilip, tarafların iddia, savunma ve sundukları deliller çerçevesinde inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.