Yargıtay Kararı 23. Hukuk Dairesi 2013/7669 E. 2014/815 K. 06.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 23. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7669
KARAR NO : 2014/815
KARAR TARİHİ : 06.02.2014

MAHKEMESİ : Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2012
NUMARASI : 2011/304-2012/402

-KARAR-

1- Davalı vekilinin 27.05.2013 tarihli ek karara yönelik temyiz istemi yönünden;
Davalı vekili, ek kararı temyiz etmiş olup, 26.07.2013 tarihli dilekçe ile temyizden feragat edildiği bildirilmiş ise de, adı geçen avukatın kimlik tespitinin yapılmadığı görülmüştür.
Mahkemece, 26.07.2013 havale tarihli ek kararın temyizinden feragat dilekçesinde imzası bulunan Av. V.. K..’ın kimlik tespitinin yapılması,
2- Davalı vekilinin 18.02.2013 tarihli asıl karara yönelik temyiz istemi yönünden;
Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK’nın 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.05.1985 gün ve 1984/5 Esas,1985/1 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nda, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nın 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır. Öte yandan, temyiz dilekçesinin hakim tarafından havale edilmesiyle birlikte ilgilisince mahkeme kalemine tevdi edilmesi, kalemce de anılan dilekçenin kaydı gerekir. Hakimce havale edilen dilekçenin kaleme geç tevdii halinde bu husus, mahkeme kalemince tutanağa bağlanmalı ve dilekçenin yeniden havalesi istenmelidir. Şayet dilekçe havale edilip, mahkeme kalemince, dilekçenin kaleme geç tevdi edildiği belgelendirilmemişse, dilekçenin hakim havalesinden sonra dosyaya alındığı, ancak takip eden işlemlerin mahkeme kalemince yerine getirilmediği kabul edilir. Nitekim, aynı hususlar Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 25.01.1985 gün ve E. 1984/5, K.1985/1; Hukuk Genel Kurulu’nun 14.12.2011 gün ve E., 2011/12-843, K. 2011/785 sayılı ilamlarında da vurgulanmıştır.
Davalı vekili, 18.02.2013 tarihinde hakime havale ettirdiği temyize cevap dilekçesinde asıl kararın bozulmasını istemiş ise de, bu dilekçe ile ilgili temyiz başvuru harcı ile temyiz karar harcının yatırıldığına dair bir bilgi ya da belgeye rastlanmamıştır.
Temyize cevap dilekçesinin, 03.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 18 ve 48. maddeleri hükümleri uyarınca süresinde temyiz başvuru harcı ile temyiz karar harcının yatırılıp yatırılmadığı araştırılarak, anılan harçlar yatırılmışsa, makbuzunun eklenmesi; yatırılmamış ise yatırılması için HUMK’nın 434/3. maddesi uyarınca davalı vekiline muhtıra çıkarılması, sonucuna göre dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi ya da aynı madde hükmü uyarınca mahkemece bir karar verilmesi,
İçin dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.